7 Mayıs 2009 Perşembe

Dikkat Eksikliği Sendromunda beynin kimyasal metabolizmasını bozan tahmini sebepler:

Katkı maddesi içeren ürünlerin tüketilmesi: 1973 yılında Amerikalı bi­lim adamı B.F Freinhold sadece, sentetik renklendirici ve aramanın kulla­nıldığı ürünlerin tüketimini yasaklayarak hiperaktif çocukları iyileştirmiştir. ("Katkı maddeleri", "Aramalar" ve "İlaçlar" bölümlerine bakınız.)
Synpitan (Sentetik oksitosin, suni sancı) kullanılması: Synpitan halk arasında suni sancı olarak bilinir. Sentetik oksitosinin yapısı vücutta suyun tutulmasına neden olan antidiüretik hormon ile benzerlik gösterir. Bu ne­denle oksitosin hem annenin hem de bebeğin vücudunda suyun tutulması­na neden olur. Şiddetli su tutulması bilinç bulanıklığına, istemsiz kasılma­lara, nöbetlere, kalp yetmezliğine, komaya ve hatta ölüme neden olabilir.
Bebeğin beyin dokularında su toplanması ve beyinde ödem oluşması oksi­tosinin etkisiyledir. Suni sancı ile doğan bebeğin beyni farklı derecelerde hasara uğrayabilir. Bu hasar, bebeğin huzursuzluğuna, sık sık ateşlenmesi­ne, havaleye ve hiperaktiviteye sebep olur.
En büyük hasarı ise suni sancı verildikten sonra sezaryene alınan kadın­ların ve bebeklerinin beyni görür. Bu durumda sentetik oksitosin ile genel anestezi için kullanılan analjezik birbirinin zararını arttıracaktır. Bunların etkisi ile oluşan beyin hasarı hiperaktivite, otizm, epilepsi gibi nörolojik veya şizofreni gibi ruhsal hastalıklara neden olur. Anneler de zamanla ha­fıza kaybına ve ruhsal hastalıklara maruz kalırlar. Bu sebeple psikolog ve psikiyatristlerin muayenehanelerinde genellikle sezaryenli kadın ve çocuk­lara rastlanır. Çünkü, resmi açıklamalara göre, Türkiye'de her iki doğum­dan biri sezaryenle gerçekleşmektedir. Ancak gerçekte bu oranın daha da yüksek olduğu bilinen bir gerçektir. Suni sancı ise hemen hemen her do­ğumda kullanılmaktadır.
Kurşun zehirlenmesi: Hafızayı etkilediği gibi dikkat toplayamama, mantık yürütmede ve öğrenme kabiliyetinde kayıplara neden olur. Kurşun, genellikle kemiklerde toplanır. Yetişiklinlerde kemik yapısının metaboliz­ması çok aktif değilken çocuklarda bu gelişim oldukça aktiftir ve kemikle­re nüfuz eden kurşun tüm organizmaya dağılır ve özellikle sezaryenle ve erken doğmuş çocukların beyninlerinde toplanır. ("Kısırlık" ve "Sezaryenle doğum" bölümlerine" bakınız.)
Demir eksikliği veya fazlalığı: Demir eksikliği ise yorgunluk ve halsizli­ğe, dikkat dağınıklığına ve farkındalığın azalmasına neden olur. Tersine de­mir oranının yüksek olması ise agresif davranışlara, ani ve sert tepkilere ve hiperaktiviteye neden olabilmektedir.
Zaruri yağ asitlerinin yetersizliği: Hiperaktivite belirtileri, zaruri yağ asitlerinin yetersiz olduğu durumlarda ortaya çıkan belirtiler ile bir çok benzerlik taşır. Beynimizin yaklaşık %60'ı yağ asitlerinden oluşur. Bunun yarısı doymamış yağ asitleridir. Bu durumda yağların kalitesinin ne kadar önemli,- yağ çözücü, kireç çözücü ve deterjanların kullanılmasının ne kadar zararlı olduğunu düşünmek gerekir. ("Yağlar" ve "Genel tavsiyeler7 bölümü­ne bakınız.)
Havale geçiren çocuklarda Antiepileptik ilaçların kullanılması: Havale profilaksisinde kullanılan Antiepileptik ilaçlar, hiperaktivite ve davranış de­ğişiklikleri, öğrenme güçlüğü ve entellektüel kayba neden olabilir. ("Febril Konvülziyonlar" bölümüne bakınız.)
Sendromlu çocukların anne-babalarında davranış bozukluğu, depresyon ve madde kullanımı gibi psikiyatrik sorunların sık görüldüğü tespit edilmiş­tir.
Fazla televizyon seyretme ve bilgisayar oyunu oynama: Bunlar çocukla­rın beden ve ruh sağlığını olumsuz etkiler. Baş ağrısı, uyku bozukluğu, içe kapanıklık, sosyal gelişim ve dil gelişiminde gerilik, saldırganlık, okuma alışkanlığının ve fiziki aktivitenin azalması bilgisayar ve televizyonun ne­den olduğu sorunlardandır. Televizyon ve oyunlarda geçen hızlı görüntü­ler beyne bir takım resimler, sesler ve objeler yerleştirerek programlar yük­ler, böylece çocukların beyni ve davranışları yönlendirilebilir.
Uyarı: Televizyon bulunan odada uyuyan bir yetişkin veya çocuğun beyni de aynı tehlike altındadır.
Tedavi
Hiperaktivite tedavisinde doğal beslenme, açlıklar, hacamatlar ve ya­bancı dil öğrenme büyük önem taşır.
• 3 günlük açlıklar 7 gün ara ile 14 defa yapılır.
• 1. açlığın ilk günü kafa hacamatı yaptırılır.
• 1. açlıktan sonraki sabah bel ve kuyruk sokumu hacamatı yaptırılır.
• Bir gün sonra acı kavun suyunun suyla veya sütle yarı yarıya karışımı avuç içine dökülür,- başı öne doğru eğik tutarak, genize kadar bir defa çekilir. 3-4 saniye bekledikten sonra dışarı akıtılır. 1-4 saat sonra hap­şırma ve şiddetli bir şekilde burun akıntısı başlar ve 1-3 gün sürebilir- Acı kavun kullanımı için "İlaçlar" bölümüne bakınız.
• 2. açlıktan sonra kafaya 5-7 tane sülük konur ve sülükler düştükten sonra tuttukları noktalar vakumlanır. (İki çukura vakum yapılmaz: bıngıl­dak ve ense çukuruna).
• 3. açlıktan sonra: kürek kemikleri arasına hacamat yaptırılır.
• 4. açlıktan sonra: Kafa hacamatı tekrarlanır.
• Kafa, kürek kemikleri arası ve kuyruk sokumu hacamatları,- gaz ve kö­pük bitene kadar 3 ayda bir tekrarlanır.
• 6, ve 7. açlıklardan sonra: 100 gr. taze sıkılmış ve süzülmüş acı kavun yaprağı suyu 4- 400 gr. süzülmüş papatya çay karışımı ile lavman yapı­lır.
10. açlıktan sonra: Bir gün meyve suyu içilir ve saat 19.00'da karaciğer temizlemesi yapılır. ("Karaciğer temizlemesi" bölümüne bakınız.)
• Bundan sonra hicrî takvimin 13, 14, 15. günleri açlık yapılır. Bu günler, tedavide etkili günlerdir.
• 40 gün boyunca hergün kafa derisine zeytinyağı veya çöreotu yağı ye­ dirilerek sürülür. Kullanılan yağa bir damla doğal gül yağı eklenirse daha faydalı olur.
• Her gün, sabah-akşam buruna enfiye çekilir. Veya kulak çubuğu enfi­ye tozuna batırılarak burun içine sürülür.
• Her akşam 5-6 damla ılık çöreotu yağı bir hafta boyunca kulağa dam­latılır.
Veya
• Acı kavun yapraklarının suyu veya 1/3 acı kavun meyvesi suyu 2/3 suyla karıştırılıp süzülerek kulağa 1-2 damla damlatılır. Tatlı badem yağı ile dönüşümlü olarak kullanılır. Bu işlem beyin metabolizmasında olu­şan kalıntıların kulak yoluyla atılmasını kolaylaştırır.
• Doğala özdeş aromalar ve başka katkı maddesi içeren ürünler, hazır yi­yecekler ve içecekler, deterjanlar, yumuşatıcılar, makyaj ve vücut ba­kım ürünlerinin kesinlikle kullanılmaması gerekir.
• Haftada 1-2 defa evde ve çocukların odasında üzerlik otu tütsüsü yapı­lır.
• Kur'an-ı Kerim okumak ve ayetleri Arapça yazmak beyinde oluşan za­rarlı programları siler. Çocuk uyuduğu zaman, televizyon, radyo, teyp veya bilgisayarı kapatmak, çocuk uyurken yanında Kur'an-ı Kerim okumak çok iyi gelir. Fakat kaset veya CD'den değil canlı okumak ge­rekir.
Aslında, hiperaktif çocuğun evinde televizyon olmamalıdır.
• Yabancı dil öğrenmek: Yeni öğrenilen yabancı dilde, beyinde oluşan programın (bilgisayar virüsü gibi) ihtiva ettiği sözcükler bulunmaz ve böylece güçlenme imkanı olmadığı için programlar zayıflayarak yok olurlar.
Uyarı: Yabancı dil, bilgisayar veya TV aracılığıyla değil öğretmenden direkt öğrenilmelidir.
• Çocukların yemeğinin sade, doğal ve taze olmasına dikkat edilmeli,-ağırlıklı olarak meyve, sebze, özellikle ısırgan, semizotu, kişniş, may­danoz, kereviz yaprağı gibi yeşil yapraklı sebze ve halis zeytinyağı ter­cih edilmelidir. Meyveyi sevmiyorlarsa, meyve yemeyi kabul edene kadar hiçbir şey vermemelidir. Yiyecekleri masada bırakmadan, dolap­ta saklamak ve ölçülü vermek gerekir.
• Kan temizleyici bitkiler, uzunca bir süre, zaman zaman ara vererek ve değiştirerek çay olarak kullanılır: Böğürtlen yaprağı, papatya, ısırganotu, hindiba, civanperçemi.
Çok kuvvetli bir kan temizleyici ilaç:
v 1 çorba kaşığı civanperçemi + 1 çorba kaşığı çörekotu öğütülüp elek­ten geçirilir ve şekil vermek için gerekli miktarda doğal balla yoğrulur. Bu karışımdan nohut büyüklüğünde haplar yapılır, 3 eşit gruba ayrılır ve her seferinde bir grubu alınarak akşama kadar bitirilir. Aynı işleme 3 gün süresince devam edilir. Bu kısa kürler l'er hafta ara ile 5 -10 de­fa tekrarlanır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder