7 Mayıs 2009 Perşembe

Yumurtalık ve Rahim Hastalıkları

Hazır ve katkılı yiyecekleri yemek; karışık ve çok yemek, yemekten sonra tatlı ve meyve yemek, hazır ve katkılı içecekler içmek, deterjanları aşırı ve dikkatsiz kullanmak, doğum kontrolü için hormon bazlı ilaçlar kul­lanmak, hareketsizlik, çok uyuma ve bilhassa güneş doğmadan ve batma­dan önce uyuma neticesinde insan ağırlaşır, tembelleşir. Hormon denge­sizliği, cinsel istekte zayıflama, kadın ve erkek hastalıkları ve kısırlaşma or­taya çıkar. Bu çarpık yaşam tarzı ve beslenme düzeni genç yaşlarda başlar­sa durum daha da tehlikelidir.
Kadın hastalıklarının tedavisi de prostat tedavisi gibidir. Hasta beslen­mesini düzelterek, sülük tutturmalı, hacamat yaptırmalı, bağırsak tedavisi ve karaciğer temizlemesi yapmalıdır. 7 gün ara ile 14 defa 3 günlük açlık yapılmalıdır. Açlıkta kan, organlar, kaslar, bezler temizlenir, vücut gençle-şir ve sağlıklı istekler canlanır. Üç gün aç kalmadan kadınlar kadınlığını ve anneliğini, erkekler de erkekliğini ve babalığını anlayamazlar.
Kadınlara da misvak kullanımı önerilir. Misvağı ön dişlerle ısırarak yumuşatmak dişleri, rahimi ve yumurtalıkları güçlendirmek açısından çok önemlidir. Misvak yoksa, meşe, çam, incir, vişne veya ceviz ağaçlarından kesilen ince dallar misvak gibi kullanılabilir. Bunlar da bulunamazsa sağ elin işaret parmağı zencefile batırılarak misvak yerine kullanılabilir. Fakat dişetlerine en uygun olanı misvaktır ve yerini hiçbir şey dolduramaz. Bura­da dikkat edilmesi gereken nokta şudur: Asıl amaç, dişleri fırçalamak değil, dişetlerinde bulunan akupunktur noktalarına masaj yaparak bağlı oldukları organları uyarmaktır.
Sıhhatli kadının adeti ay başında yani hicrî ayın son bir-iki günü, yeni ayın ilk bir-iki günü hiç belirtisiz başlar ve 3-5 gün sürer. Türkistan ve Ana­dolu kadınları bu hal için "adet" değil, "ay gördüm" tabirini kullanırlar. Bu konu anlatırken genelde hep aynı soru ile karşılaşılır: "Demek, tüm kadın­lar aynı gün adet görmeli, öyle mi?" Evet, öyledir. Nasıl denizler ayın ilk günlerinde aynı anda kabarıyorsa, kadınlar da aynı gün adet görmelidirler. Çünkü denizlerin kabarması da, kadınların "ay görmesi" de ayın tesiri ile olur. Adet, hicrî takvimin 13, 14, 15, 16'sında da olabilir (dolunay). Bu kadının yapısına (mizaca) bağlıdır ve normaldir.
Ayın başka günlerinde adet görenler, karın ağrısı çekenler, ön alt dişle­ri ve diş etleri bozuk olanlar, saçları kırık, çatallaşmış olanlar sağlıklı değil­dir. Sıhhatli kadının adet kanı rahat yıkanabilir olmalı, çamaşırdan sabun­suz soğuk su ile çıkabilmelidir. Kadın hasta ise ne su, ne de sabunla leke çıkmaz. Bu belirtilerden herhangi birini kendisinde tesbit eden kadın ka­dınlığını kurtarmaya çalışmalıdır.
Ağrılı adet kanamaları (Dismonere)
Kadınlarda adet öncesi görülen gerginlik, huzursuzluk, vücutta sıvı bi­rikmesi, karın, bel, ayak ve göğüslerde ağrı genel sağlığın normal olmadı­ğını gösterir.
Ağrılı adet kanamalarının son yıllarda en sık görülen sebebi "Endometriozis"tir.
Rahim içerisini döşeyen, özel dokuya "endometrium" denir. Endometri­um her ay, gebelik ihtimali ile kalınlaşır. Yumurta döllenmişse, endometri­um içinde yerleşir ve gebelik başlar. Gebelik oluşmadığı zaman, kalınlaşan endometrium adet kanaması olarak atılır.
Karın içerisindeki organlar endometrium hücrelerine benzeyen ancak görevi tamamen farklı bir hücre tabakası ile kaplanmıştır. Bu tabakaya pe-ritonium veya karın iç zarı denir. Hazır ürünlerde ve deterjanlarda bulunan ve östrojen hormonuna benzeyen kimyasal madde ve toksinler, bu doku­larda depolanır. Bu toksik maddeler, östrojene benzeyen maddelerle birlik­te, dokulardaki hücrelerin yapısal değişime yani mutasyona uğramasına ve onların rahim iç tabakası gibi davranmasına neden olur. Rahim dışında, vü­cudun başka bir bölgesinde endometrium dokularına benzeyen dokuların oluşması "endometriozis" hastalığı olarak adlandırılır. Endometriozis en sık olarak yumurtalıklarda, rahim arkası boşlukta, bağırsakların yüzeyinde, tüplerin üzerinde veya çevresinde, rahmi tutan bağların ve mesanenin üze­rinde veya karın zan yüzeyinde, daha nadir olarak da burun zarı ve beyin zarı gibi zarlarda görülür.
Rahim dışında bulunan, fakat endometriuma benzemeye başlayan ve endometrium gibi davranan dokularda adetten önce kalınlaşma oluşur ve kanamayla bu dokular da atılmaya çalışılır. Endometriozis hastalığının yer­leştiği dokular dışarıya kapalı olduğu için, kanama karın boşluğunda veya yumurtalık dokusu içinde ya da yapısal değişime uğramış dokuların her­hangi bir bölgesinde gerçekleşir. Her ay oluşan bu iç kanamalar, endomet-rioma veya çikolata kisti adı verilen kistlere ve şiddetli ağrılara neden olur. Yine her ay oluşan bu iç kanamalar yumurtalığın içine yerleşerek çikolata kistleri oluşturur. Bu da yumurtalığın yapısının bozulmasına, yumurtaların sıkışmasına, dejenere olmasına ve sayısının azalmasına neden olur. Bir ön­ceki paragrafta anlatılan kanamanın olduğu yerlerdeki iltihaplanma ve yan­ma nedeniyle, iç organlar arasında yapışıklık oluşabilir. Karın içindeki ya­pışıklıklar, dokularda toplanmış toksik maddeler ve karın iç zarı üzerinde­ki barut yanığına benzeyen maddeler yumurtlamayı olumsuz etkiler ve yu­murtlama gerçekleşemez.
Yumurtlama gerçekleşse döllenmeyi engeller. Döllenme oluşsa, iltihap­lanma ve yanmalar oluşmuş zigotun endometriumda yerleşmesini engeller, Zigot endometriuma yerleşse gelişmesini engeller, gelişmesini engelleme­se doğumu olumsuz etkiler,- doğumu etkilemese süt üretimini veya kalitesi­ni etkiler. Gördüğünüz gibi endometriozis, üreme sürecinin herhangi bir kademesinde mutlaka olumsuz etkide bulunur.
Endometriozis hastalarında adetler aşırı derecede ağrılı olur ve ağrının şiddetinde giderek artış izlenir. Yapışıklık ve kistler oluştuktan sonra, ağrı daha da çoğalır ve artık iki adet arasında da rahatsız etmeye başlar. Rahim içi dokularının, karın içi, iç genital organlar, beyin zarı gibi, yerleştiği yer­lere göre, çok farklı rahatsızlıklar başgösterin Ağrılı ve sancılı adet görme, yaygın ağrılar ve sancılar, cinsel ilişkide ağrı hissetme,- bulantı-kusma, ma­kata vuran ağrı, kanlı dışkı, makatta kanama, bağırsak spazmı, kabızlık, ba­ğırsak tıkanması ya da ishal,- baş, sırt ve bel ağrısı, kuyruk sokumuna doğru ağrı, sık idrara çıkma, idrar yaparken yanma, idrarda kan, uzun adet kana­maları, adet kanamasıyla aynı zamanda burun kanamaları ya da vücudun çeşitli yerlerinde kanama ve morarmalar.
Endometriozis, suni beslenen ve vücut bakım ürünleri kullanan her yaş­taki insanda, 4-5 yaşındaki çocukta bile başlayabilir. Hastalık östrojene du­yarlı olduğu için, ağrılar ergenlikte başlayarak menapoza kadar aktif olabi­lir. Bununla beraber, endometriozis menopozdaki kadınlarda, hatta erke­lerde de görülebilir.
Endometriozis'in sebepleri.
• Katkı maddesi içeren hazır yiyecek ve içecekleri, bebek maması, bis­küvi, çikolata, kek ve benzeri her tür ambalajlı yiyecekler ile hazır meyvesuları ve kolalı içecekleri tüketmek,-
Östrojen hormonuna benzeyen kimyasal madde içeren detarjanlan, parfüm ve vücut bakım ürünlerini kullanmak,-
• Tıbbi kimyasal, GMO bazlı ve nanoteknoloji ürünü ilaçlan tüketmek,-
• Geç gebe kalmak, Sezaryenle doğum yapmak.
Tedavi
Genç kızlarda, endometriozis belirtilerini tümüyle ortadan kaldırmak için, sadece bir defa 3 günlük açlık yaptıktan sonra 4. gün meyve suyu içe­rek aynı gün akşam karaciğer temizlemesi yapmak, katkılı yiyecek ve içe­cekleri bırakmak, deterjan ve tıbbi ilaçları kullanmamak, misvak kullanmak, evlenmek, fakat evlenmeden önce rahim temizlemesi yapmak, gebe kalmak ve normal doğum yapmak yeterli olabilir.
Gebe kalamayan endometriozis hastasının yapması gerekenler:
7 gün ara ile 14 defa 3 günlük açlık yapılır, 2. açlıktan sonra rahim ağzına 5-7 tane sülük konur, 3. açlıktan sonra karaciğer temizlemesi yapılır
4. açlıktan sonra acı kavun suyu ile rahim temizlemesi yapılır ve 2 gün sonra üst diş etlerine 3-5 tane, alt diş etlerine 3-5 tane sülük konur,
6. açlıktan sonra makata 11 tane sülük konur, süîük düştükten sonra vakum yapılır, 7. açlıktan sonra karaciğer temizlemesi tekrarlanır, 9,. 10. 1 1., 12. açlıklardan sonra hacamat yaptırılır. Hacamat yaptırılacak noktalar:
1. Omuzlar,
2. Kürek kemikleri arası ve altı,
3. Bel ve kuyruk sokumu,
4. Dizler.Rahim temizlemesi
Rahim temizlemesi adet kanamasınden önce veya hemen sonra yapılır. Olgun, sarı acı kavunlar toplanır, suyu sıkılır ve süzülür. 2 çorba kaşığı ta­ze süzülmüş acı kavun suyu 1 çorba kaşığı su ile karıştırılır. Temiz su ile yı­kanmış ve ütülenmiş 40 x 10 cm büyüklüğündeki pamuklu bir bez bu karı­şıma hatırdır ve vajinada rahim ağzına en yakın yere koyulur. Bu işlem adet kanamasından önce yapılırsa 3 saat. adet kanamasından sonra yapılırsa 30 dakika sonra bez geri çıkarılır. Kan grubu "A" olan kadınlar aynı işlemi acı kavun suyuna su karıştırmadan yapar.
Uyarı: Rahim temizlemesi yaptıktan sonra sonucu görmek için 2 gün beklemek gerekir.
3 günlük açlıkları ve karaciğer temizlemesini yapan hastaların alt dişle­ri, el ve ayak tırnakları barut yanığı gibi simsiyah olabilir. Hiç korkmadan tedaviye devam etmek gerekir. Barut yanığına benzeyen madde dışarı atıl­dıktan 1-3 ay sonra, dişler beyazlaşır ve tırnaklar pembeleşir.

Kısırlık
İki yıl düzenli evlilik hayatı yaşayan bir kadın hamile kalamadıysa kısır­lıktan o zaman sözedilebilir. Kısırlığa sebep olan bazı etkenler şunlardır:
v Son araştırmalara göre, ağır metallerle ve özellikle civayla zehirlenme kısırlık tehlikesi taşır. Diş dolgusu olarak amalgam kullanılan hastalar kronik civa zehirlenmesine maruz kalmakta, buna bağlı olarak hormonbozukluğu ve kısırlık ortaya çıkmaktadır.
v Kurşun ve kadmium da hormon bozukluğuna, anormal yumurtalara ve düşüklere yol açmaktadır. Aynı ağır metaller erkeklerde de anormal spermlere ve kısırlığa neden olmaktadır.
v Ziraatta kullanılan hormonlar, hastalıklara ve parazitlere karşı kullanılan ilaçlar, tuvalet-banyo temizlik malzemeleri, bulaşık deterjanları, vücut bakımında ve makyajda kullanılan malzemeler östrojen hormo­nuna benzeyen madde içerdiği için, kadınlarda hormon dengesizliği­ne ve kısırlığa neden olabilir.
v Hazır yiyecek ve içeceklerde kullanılan GMO bazlı katkı maddeleri, cinsler arasındaki farkı ortadan kaldıran PHD, dioksin, ftalatlar ve aromalar gibi katkı maddeleri kadın ve erkek üreme organlarının hasta­lıklarına ve kısırlığa yol açabilir. Bu tehlike çocuklarda fevkalade yük­sektir.
v Genel olarak kısır kadınların yaklaşık %60'ında farklı düzeylerde endometriozis bulunmaktadır. ("Ağrılı adet kanamaları" bölümüne bakınız.)
v ilk hamileliğinde kürtaj geçiren kadınların çoğunda, rahmi kaplayan endometriumdaki damar bozukluğu ve tıkanıklıklar kısırlığa yol açmaktadır.
v Fazla kilolu kadınların vajina, rahim ağzı ve tüplerindeki yağ, spermlere fiziki yolu kapatabilmektedir.
v Aşırı akıntı, bilhassa yakıcı akıntı spermlerin hareketini yavaşlatır ve spermayı dışarı akıtır. Bu durum da hamileliğe engel olabilir.
Hamileliği engelleyen sebeplerin belirtileri:
v Gözler bulanıksa, göz kapakları şişmişse ve baldırların arka kısmında ağrılar varsa, idrar yollarında,
v Alt çenede, alt dudağın tam altında devamlı kırmızı leke veya sivilce varsa, rahmin pozisyonunda,
v Ön alt dişetlerinin ortadaki dört tanesinde bozulma ve çekilme varsa, rahim ve yumurtalıklarda hamileliği engelleyen çeşitli sebepler var demektir.
Kürtaj sonucu veya başka bir sebeple rahmi kaplayan endometriumda damar bozukluğu veya tıkanıklık ya da kısırlığa sebep olacak derecede endometriozis olup olmadığını tespit etmek için vajinaya, hafif ezilmiş bir diş sarımsak koyulur. Kadın, sarımsağın tadını ağzında ve kokusunu burnunda hissederse, problem rahimde değil demektir. Hissetmezse, rahimde sarım­sağın tadını ve kokusunu değiştiren zehirli bir madde olduğunu,- rahim da­marlarında tıkanıklıklar oluştuğunu ve rahimdeki kan dolaşımının bozuldu­ğunu gösterir.
Yukarıda kısırlığa sebep olarak gösterilen bütün problemler burada anlatılan tedaviyle çözülebilir. Gerçek kısırlık ise yaratılıştandır, o kimsenin kaderidir ve "aşılama" ve "tüp bebek" gibi herhangi bir yöntemle müdahale edilmesi doğru olmaz.
Kısırlığın tedavisi
· Hazır yiyecek ve içecekleri çok tüketenler, bütün ambalajlı yiyeceklerden hemen vazgeçmelidir ve beslenme alışkanlıklarını düzeltmelidir. Pişmiş yemek yerine çiğ sebze, karpuz, taze meyve, özellikle üzüm, hurma ve incir yemeye alışmalıdırlar.
· Fazla kilolu iseler, ilk önce kilo vermelidirler ("Şişmanlık" bölümüne bakınız.)
Aşırı akıntısı olanlar, akıntıyı kesmek için hijyenik ped yerine deterjansız yıkanmış pamuklu bez kullanmalıdırlar. Ayrıca, yeşil soğan, hindibağ, nane, ısırgan, ıspanak, semizotu, roka gibi yeşil sebzelerden biri­nin veya bir kaçının suyunu sıkarak yatar pozisyonda, iğnesiz enjektör veya lastik pompa ile vajinaya sıkmak ve 20-30 dakika bekletmek ge­rekir, Bu işlem bir hafta boyunca her gün 1-2 defa tekrarlanmalıdır.
· "Yumurtalık ve Rahim Hastalıkları", "Prostat Hastalıkları" "Endometriozis" bölümlerinde anlatılan genel tedaviyi muhakkak eşleri ile birlikte yapmalıdırlar.
· İdrar yollarında problemi olanlar, "Böbrek ve Mesane Temizlemesi"ne bakmalıdırlar.
· "Adet Söktürmek için Kullanılan ilaçlar" bölümünde anlatılan ilaçları kullanmalıdırlar. Bu ilaçlar tıkanıklıkları eritir veya söküp atar. Her genç kız, rahat hamile kalmak, hamilelik dönemini rahat geçirmek, sağlıklı bebek doğurmak ve süt problemi yaşamamak için evlenmeden ön­ce sağlığını düzeltmelidir. Ancak sağlığını düzeltmeden evlenen ve düşük problemi yaşayan kadınlar, bilmelidirler ki rahim, sakat çocuğu tutmaz,- dı­şarı atar. Tekrarlayan düşüklerden sonra modern tedavi yöntemleriyle do­ğan çocuklarda ağır hastalık, hatta lösemi riski vardır. Düşme tehlikesi ge­çirdikten sonra canlı doğan bebekler de aynı riski taşıdığından hamileliği kurtarmaya çalışmak doğru değildir. ("Hamilelik ve Bebek Bakımı" bölümü­ne bakınız.)
Fatma S., yaş 28. İstanbul. ev hanımı
iki sene önce boynumda fıtık vardı ve ellerim eşyaları tutamaz ha­le gelmişti. Omurgamda eğrilme, böbreklerimde iltihap, burnum­da kemik ve midemde sinirsel gastrit vardı. Böbrek iltihabı için ve­rilen antibiyotikler böbreklerimi daha çok hasta etti. Boynum ve omurgamdaki rahatsızlık için kullandığım ilaçlar mideme çok do­kundu ve hiç faydasını görmedim. Astımım vardı. 2 türlü fısfıs kul­lanıyordum. Geçici olarak nefesimi rahatlatıyordu, sonra tekrar nefes darlığı çekiyordum. Rahimde güçsüzlük vardı ve bebeğim olmuyordu.
Aydın Hanım'ın söylemiş olduğu tedaviyi uyguladım, şifa buldum ve hastalıklarımı unuttum. O kadar unutmuşum ki bunları yazarken bile hatırlamak güç oldu. Ben diyet tedavisi, 7 defa 3 günlük açlık, karaciğer temizlemesi ve 3 defa 10 günlük açlık yaptım. Üçüncü defa yaptığım 10 günlük açlık üzerine hamile kaldım. Şimdi sağlıklı bir bebeğim var.
2 yıl önce sağ elimdeki güç kaybı ve şiddetli ağrıdan dolayı dok­tora gittiğimde "karpal tünel" teşhisi konmuştu. Tek çaresinin ameliyat olduğu, fakat çok genç olduğum için ameliyat olamaya­cağım söylenmişti. Bu elimi kullanmamam, bez bile sıkmamam tavsiye edilmişti.
Bir kaç ay önce sağ elim kırılan bir camla bileğime kadar kesildi avucuma cam battı. Komşumun yardımıyla elime sülük koyduk. Sülükler düştükten sonra hem elimdeki cam parçası çıktı, hem de çak fazla köpük ve çok kokulu iltihap aktı. Daha sonra "karpal tünel" teşhisi koyan doktora kontrole gittiğimde elimde hiçbirşey kalmadığını söyledi. Gerçekten elim çok rahatlamıştı,. Güç kaybı ve ağrılardan bu şekilde kurtuldum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder