30 Kasım 2012 Cuma

Çıplak Gözlü Kız HD TR Dublaj

Jake isimli genç çok büyük bir kumar batağına batmıştır ve borcunu ödeyebilmek için bir kulüpte eskortluk yapan kızların özel şoförlüğünü yapmaktadır. Jake eskort kızlardan biri olan Sandy’nin özel şoförlüğünü de almıştır ve biraz da ondan hoşlanmaktadır. Fakat bir gün Sandy gizemli bir biçimde öldürülünce Jake kızın ölümünü sorgulamaya başlar. Kim neden Sandy’i öldürmüştür bunu bulmak için büyük bir araştırma içine girecektir.İyi seyirler dileriz 


IMDB Puanı: 4,8
Gösterim Tarihi: 2012
Yapım: abd
Yönetmen: David Ren
Tür: Aksiyon,Macera,
Oyuncular: Brianna Womick, Cassie Fliegel, Dominique Swain, Ron Yuan, Sasha Grey, Somaya Reece

Terminatör HD TR Dublaj

1984 yılının en ses getiren filmlerden bir olan terminatör filmini sizlere tanıtmaktan gurur duyarım. Yıl 2029 büyük bir felaket sonrası Skynet isimli bir yapay zeka programı insanın ırkının sonu olmuştur. Şimdi ise direnişçilere karşı savaşlarına devam etmektedir. Direnişçiler skynete karşı var güçleri ile kendilerini savunmaya almışlardır ve kalan insan sayısı çok azdır. Skynet buna karşın sorunu kökten halletmek adına Terminatör isimli bir insan görünümlü robotu geçmişe göndererek John Connor’ın anası olan Sarah Connor’ı yani direnişçilerin başını yok etmeyi planlıyordur. 1984 yılının film sektöründe büyük bir devrim yaratan filmdir. İyi seyirler dileriz

IMDB Puanı: 8,1
Gösterim Tarihi: 1984
Yapım: abd
Yönetmen: James Cameron
Tür: Aksiyon, Bilim kurgu, Macera
Oyuncular: Arnold Schwarzenegger, Linda Hamilton, Michael Biehn, Brian Thompson, Bill Paxton

13 Suikastçı HD TR Dublaj




Aslen 1963 tarihli, aynı adlı filmin yeniden çevrimi olan film Shogun’ın kötü ve gaddar üvey kardeşini öldürmek için 13 samurayın giriştiği mücadeleyi konu alıyor.13 Suikastçi eski Shogun’un oğlu, yeni Shogun’un kardeşi Lord Naritsugu’nun zalim ve kural tanımaz davranışlarına bir son vermek için sadık Samuray Shinzaemon ve adamınlarının kan dolu epik mücadelesini anlatıyor. 

IMDB Puanı: 7.7
Gösterim Tarihi: 2010
Yapım: Japonya
Yönetmen: Takashi Miike
Tür: Dram, Macera ,Savaş ,
Oyuncular: Koji Yakusho, Mitsuki Tanimura, Takashi Miike, Takayuki Yamada


Hababam Sınıfı Uyanıyor izle


Filmin ilk girişinde Kemal Sunal, Güdük Nemci ve arkadaşları okulun bir köşesinde gizli saklı sigara içerken, Mahmut hoca, nam-ı diğer kel Mahmut birden odaya girer ama KEMAL SUNAL bunun farkında değildir ve araksını döner dönmez Mahmut hocayı görerek yine o meşhur sözünü söyler eyvah Mahmut hoca. Daha sonra inek şabana arkadaşları kurnazca ir şaka hazırlarlar sınıfa inek getirerek şabana çocuğun geldi diyerek ineği gösterirler  Daha sonra ise sınıfa derse giren öğrenciler her zamanki gibi tarih duygusu kabarmış olan fizik hocasını omuzlar üstünde öğretmenler odasına kadar götürerek dersi yine kaynatırlar. Hababam sınıfı uyanıyor filminde en çok güldüren sahnelerden biriside badi Ekrem yani beden eğitimi hocası ile inek şaban arasında geçen diyaloglar insanı gülmekten öldürüyor. Hababam sınıfına yeni bir öğrenci katılır. Öğrenci Ahmet fakir bir ailenin çocuğu olup burslu olarak gelmiştir. Ahmet’in babası vefat etmiştir. Yufka yürekli ve değerlerine çok önem veren bir insan olarak bizim hababam sınıfına öğreteceği çok şey vardır. Ama hababam sınıfı yine yapıyor yapacağını yeni gelen öğrenci Ahmet’i hiç rahat bırakmayıp kötü emellerine alet ediyorlar ve devamlı eziyorlar. Çok güleceğimiz bu seride herkese şimdi karınlarını tutmasını öneriyorum..

IMDB Puanı: 8.8
Gösterim Tarihi: 1976
Yapım: 1976 Türkiye
Süresi: 95 Dakika
Yönetmen: Atıf Yılmaz
Yapımcı: Ertem Eğilmez
Tür: Aile,Yerli Film , Komedi
Oyuncular: Kemal Sunal, Şener Şen, Adile Naşit, Münir Özkul, Halit Akçatepe, Ahmet Arıman, Tuncay Akça, Cengiz Nezir, Ergin Orbey, Cem Gürdap, Muharrem Gürses, Ahmet Sezerel, Feridun Şavlı, Talat Dumanli, Hakki Karadayi, Feridun Savli, Ihsan Bilsev, Akil Oztuna, Hayri Karabey, Ertuğrul Bilda, Tayfun Akalin, Sitki Akçatepe, Sevket Altug, Ertugrul Bilda,
Senaryo: Sadık Şengil
Senaryo (Kitap): Sadık Şengil

Yarından Sonra HD TR Dublaj


Dünya, doğanın gazabına uğramaktadır. Şiddetli kasırgalar Los Angeles'ı haritadan silmiş, Yeni Delhi karlar altına gömülmüş, Tokyo devasa dolu yağışıyla yıkılırken New York ani iklim değişikliği ile dev dalgaların tehditi altında kalmıştır. Bir iklim bilim uzmanı olan Jack Hall, dünyayı, küresel ısınmanın tetiklediği bu felaketten kurtarmak için çözüm arayışındadır

IMDB Puanı: 6.3
Gösterim Tarihi: 2004
Yapım: ABD
Yönetmen: Roland Emmerich
Tür:  Aksiyon , Dram , Bilim kurgu ,Gerilim , Macera
Oyuncular: Austin Nichols, Dennis Quaid, Emmy Rossum, Ian Holm, Jake Gyllenhaal

Acikl Teslimat HD TR Dublaj


Film vk tek parça olarak sitemize eklendi Evrenselfilm ekibi olarak her zaman en iyi filmleri sizler için bulup sitemize eklemeye çalışıyoruz günlük en az 4 film ekenen sitemizin arşivi her geçen gün artmaktadır. Siz değerli ziyaretcilerimizden tek istediğimiz izlediğiniz filme bir dakikanızı ayırıp yorum bırakmaznız unutmayınki paylaşmak güzeldir x) Sizi fazlasıyla heycanlandırdıktan sonra Filmin konusuna biraz değinelim ve sizi filmle başbaşa bırakalım New York caddelerinin tozunu attıran bisikletli kurye hergün teslimat yapan kahramanımız günün birinde son zarfını teslim etmeye çıkar ama bu zarf diğerlerinden farklıdır neden mi ? izleyelim görelim…

IMDB Puanı: 6.9
Gösterim Tarihi: 2012
Yapım: 2012 - ABD
Yönetmen: David Koepp
Tür: Aksiyon , Gerilim, Korku, Macera,
Oyuncular: Aasif Mandvi, Dania Ramirez, Jamie Chung, Joseph Gordon-levitt, Michael Shannon

Asansörde Hayalet Görmek


Efenim normalde video paylaşmam ancak internette şöyle bir şakaya denk geldim ki son yıllarda gördüğüm en iyi şaka. Kurbanlar asansöre biniyor ardından asansörde elektrikler gidiyor gizli bir kapı yapmışlar ordan beyaz elbiseli soluk yüzlü bir çocuk çıkıyor o esnada karanlık olduğu için adam görmüyor haliyle ışıklar geri gelince karşısında kızı gören hayalet diye korkuyor. Evet feysbukda tatlı kedi videosu paylaşan kadınlara döndüm yahu



The Bourne Legacy (2012)

tipe bak çay demle



Bourne filmlerini içerdiği aksiyon ve zekice senaryoları sebebiyle sevmişimdir. Ben bu türe cia li fbi li ajan filmi diyorum. Evet o kadar sığ bir adamım. Neyse bu filmde diğer bourne filmlerinden farklı olarak matt damon yok ki bu filmin havasını bence bozmuş öte yandan matt damon un resimlerini film sırasında yer yer göstermelerinden mütevellit bundan sonraki devam filminde kendisinin yer alacağını düşünüyorum. Neyse filmin kurgusu bence başlarda biraz karışık ve kafa yorucu konuya gelirsek klasik ilaçlarla süper asker yaratayımcılık kurbanı bir ajanın öldürülmek istemesi sonucunda kaçması ve kendisine ilaçları veren saf doktor kızımızı alarak ilk önce amerika sonra filipinlerdeki kaçmacalı kovalamacalı bir serüven. Orta karar ne yazık ki beklediğimi aladım. Ve bence fazla uzun. Bundan sonraki filmde matt damon olmazsa gittikçe düşüşe geçer bu bourne serisi.

Mehmet Movie Database incelemesi için dıklayınız

Osmanlı Tarihi

Anadolu’da tarihin çeşitli dönemlerinde birçok devlet kuruldu, ancak bu devletlerin hiçbiri Osmanlı Devleti kadar önemli sonuçlar doğurmadı… Bu eserde, XIV. yüzyılın başlarında Selçuklu mirası üzerine, küçük bir uç beyliği olarak kurulduktan sonra Devlet-i Aliyye-i Osmaniye adıyla güçlü bir cihan imparatorluğuna dönüşen, ardından yaklaşık üç asırlık bir gerileme ve çözülme sürecinden geçerek tarih sahnesinden çekilen Osmanlı Devleti’nin hikâyesi anlatılmaktadır…

Yayın:Timaş Yayınları

İnternet Fiyat :10.50 tl

Temin için tıklayınız...

Cinsel Baskıdan Kurtulmanın Yolları

SORU: Evlenemeyen kişinin günaha girmemesi için ne tavsiye edersiniz? Cinsel baskıdan kurtulmanın yolları nelerdir?

CEVAP:
Değerli kardeşimiz;

Müstehcenliğinden dolayı cevap vermekte zorlandığımız konulardan biri de, cinsel duyguların baskısından kurtulmak isteyenlerin başvurduğu kendini tatmin konusu.

Bu konu ısrarla sorulduğundan zorluğuna rağmen cevap vermeye gayret edeceğiz. Önce meseleye genel bir bakışla bakalım izin verirseniz.

Rabbimiz aile hayatını kolaylıkla yürütmesi için insanlara cinsi his vermiştir. Bu hissin getirdiği derin bir ilgi ile karşı cinsler birbirlerini sevmiş, bu sevgi sebebiyle birbirlerine hoşgörü ile bakacak hale gelmişlerdir.

Ancak bazen bu cinsi his bilhassa gençlerde baskılar da meydana getirmiş, onları gayrimeşruluklara itecek bir etkiyi de göstermiştir.

İşte bu durumda Rabbimiz rüyada ihtilam olma halini yaratmış, had safhada cinsel his baskısına maruz kalan kimseler, rüyadaki bu ihtilam olma yoluyla cinsel his baskısından kurtulmuşlar, gayrimeşruluklara yönelme duygusuna girmemişlerdir.

Ne var ki bazen ortamın aşırı tahrikinden dolayı rüyadaki teskin olma hali yetmeyip uyanıkken de kendini teskin etme ihtiyacı duyanlar olmuş; bunun dini hükmünü merak ederek öğrenmek istemişlerdir.

Cinsellik duygusunun aşırı baskısından kurtulmak için baş vurulan bu kendini teskin etme olayına (istimna = masturbasyon) kitaplarda haram, mekruh, caiz diyenlerin olduğunu görüyoruz.

Şahısların özel durumlarından dolayı böyle farklı hükümlerin verildiği anlaşılmaktadır. Bu mevzuda en başta cinselliği ateşleyen, sahibini günaha zorlayacak derecede tahrik eden görüntü ve teşhirleri seyretmeme ve öyle müstehcen ortamlardan uzak durma kararı çok mühim.

Böylesine tahrikçi görüntülerden insan, büyük bir dikkatle kaçınmalı, sahibini dayanması güç his ayaklanmasına iten zeminlerden mutlaka uzak kalmalı ki; ihtilam olmakla cinsel his baskısından kurtulabilecekken, ayrıca bir de kendini teskin etme zorlamasına maruz kalmasın, kendi kendini böyle sağlıklı olmayan bir durumla karşı karşıya bırakmasın.

Bundan dolayı İsra sûresindeki ayet; "Zina yapmayın!" demeyip "Zinaya yaklaşmayın!" diyor. Yani zina teşhir ve teşviklerine yaklaşmayın. Çünkü teşhire yaklaşanlar tahrik olurlar, tahrik olanlar cinsel his baskısına maruz kalırlar. Maruz kalanlar da günahı göze alacak hale gelirler.

Öyle ise günahı göze aldıracak duygu ayaklanmasına sebep olan görüntüleri seyretmekten uzak durmak, konunun ihmal edilmez tedbîrlerinin en başta gelenidir.

Bu konuda bir başka ikaz da tesettür ayetlerinden alınmaktadır. Bu ayetlerde de:

"Mümin erkekler, mümine kadınlar gözlerini harama bakmaktan kapasınlar!" diyor. Gözleri kapamak mümkün mü?

Yani gözlerini harama bakmaktan o kadar korusunlar kî sanki kapamışlar gibi hayallerini temiz tutsunlar, günaha iteleyecek tahrike maruz kalmasınlar.

Bu ikazdan da anlaşılıyor ki, bozulmuş vasatlarda ilk tedbir, mümkün olduğu kadarıyla tahrikçi görüntüler seyretmekten uzak kalmak; fıtratın gereği olan ihtilam olmayla iktifa edip kendini sinirsel zafiyete de uğratacak suistimale, gayrimeşru tatmin yollarına mecbur bırakmamaktır.

Bütün bu dikkat ve korunmaya rağmen, maruz kaldığı baskıdan kurtulmak için kendini teskin etmek zorunda kalan kişi; büyük günaha düşmemek için küçüğüne başvuran kimse durumundadır. Buna; "Büyüğüne yönelmemek için küçüğüyle yetinme hali" demek de mümkündür. (Merakılfelah)

Ancak bunun en mahzurlu tarafı, baskıyı gidermek için arada sırada başvurduğu bu kurtulma çaresini, zevk alma alışkanlığına dönüştürüp devamlı yapma bağımlılığına düşme yanlışıdır.

Alimlerin haram hükmünü verdikleri, yahut da harama yakın şekilde mekruh saydıkları, bu türlü bir bağımlılık halidir.

Oruç tutmak insanı günahlardan uzak tutan bir kalkandır. Nefsin şehevani isteklerini kırarak harama düşmesini engeller. Şayet buna imkan yok ise insan nefsiyle başbaşa kalmamaya çalışmalı, dini eserleri bolca okumalı, dini sohbetlere daha sık katılmalı ve tebliğ faaliyetlerini arttırmalıdır. Nefsi hesaba çekme, ölümü, ahireti düşünme, tefekkür etme insanı uyanık tutmada ve nefisle mücadelede önemli hususlardır. Dünya imtihan meydanıdır, her zaman mücadele devam edecektir. Mücadele sonucunda verilecek mükafatı düşünmek ve günahlara karşı sabretmek gerekir. (Ahmed ŞAHİN)

Cinsel baskıdan kurtulmak için önemli tavsiyeler:

a. Ergenlik Çağına Girince Evlenmek: En güzel ve en kestirme yol budur

b. Nafile Oruç Tutmak:

Ortada ergenlik çağına girince evlenmeye engel birtakım sebepler söz konusu olduğunda, İslam, evlenme imkanı bulamayanlara nafile oruç tutmalarını tavsiye eder. Çünkü oruç, şehvetin galeyanını durdurur, isteği azaltır, cinsel duygunun hiddetini kırar; aynı zamanda kendinin ilahi murakabe (kontrol) altında bulunduğunu hem ilham, hem takviye eder. Allah'tan saygı ile korkmayı hatırlatır. Böylesine güzel irşad Resülüllah (asm) Efendimizin hadislerinde yer almıştır:
"Ey gençler topluluğu! Sizden kim evlenmeye güç getirip imkan bulabiliyorsa evlensin; çünkü evlenmek gözü haramdan sakınmaya, yummaya daha uygun, namus ve iffeti korumaya daha elverişlidir. Kim de evlenmeye güç getiremiyor, imkan bulamıyorsa, kendisine oruç tutmak gerekir; çünkü oruç, şehveti kesicidir."

c. Cinsel Duyguyu Tahrik Eden Yayınlardan ve Sokaklardan Kaçınmak, Uzaklaşmak:

İçinde yaşadığımız toplum ve çağda bir sürü bozuk, kirli ve gayr-i ahlaki basın ve yayınlarla gençliğin ruhu dejenere edilmektedir. Hiç şüphe yok ki, genç kimse, bu fitne saçan rezilliklerin peşine takılınca, derin bir bataklığa saplanıp kendini kaybetmekte, yolunu şaşırmaktadır. Ahlakı değişmekte, doğru yolundan sapmakta, acemi ya da yabani hayvan gibi ne yaptığını, nereye daldığını bilmez hale gelmektedir.

Artık bu durumda terbiyecilere, eğitimcilere düşen görev, öğüt ve sıkı bir iş ve çalışma devresine girmek, uyarı ve sakındırıcı yollara başvurmaktır. Bu yalnız terbiyecilere vacib değil, aynı zamanda terbiye etme hakkını yüklenen, bu sorumluluğu duyan herkese vacibtir. Sık sık gençlerin kulağına: "Yarıçıplak kadınlara, kırıtarak gezen kadınlara, etini teşhir' edenlere bakmak; fotoromanlar okumak, şehveti tahrik edip iç duyguları harekete geçiren cinsel konulu kitapları okumak, yine insanı şehvet alemine götüren, duyguları bu doğrultuya çekip kamçılayan çalgıları, nağmeleri dinlemek, kafayı ciddi konulardan alıp havai şeyler peşine takmayı sonuçlandırır." diye fısıldamaları gerekmektedir.

Çünkü bu tür yayınlar ahlakı bozmakta, anlayışı zayıflatmakta, hafızayı kısırlaştırmakta, cinsel duyguları harekete geçirmekte ve kişiliği kaybettirmektedir.

d. Boş Vakitleri Yararlı Şeylerle Doldurup Değerlendirmek:

Terbiyeciler ve eğitimciler, çocuk boş kalıp bir işle meşgul olmadığı zaman kötü-yıkıcı düşüncelere, gerçekleşmesi zor hayallere dalar; cinsel konular üzerinde kafa yorup düşler kurar. Bu durumda eğer ergenlik çağına girmişse, ister istemez şehveti harekete geçer.

O halde bu gibi hayal ve düşüncelere dalmasını önlemek için ne yapmak, nasıl bir çare bulmak lazımdır? Çare şu olabilir:

Önce ergen olan çocuğa vaktini nasıl değerlendirebileceğini öğretmemiz, boş vakitlerini ne ile doldurup yararlı duruma getirmesi gerektiğini anlatmamız gerekmektedir.

Vakti değerlendiren, boş zamanları yararlı şeylerle dolduran kitap, dergi, broşür ve benzeri birçok yayınlar vardır. Ayrıca bedeni güçlendiren, adaleleri kuvvetlendiren, insana sağlık kazandıran birtakım ölçülü spor hareketleri yapmalarını; ancak güvenilir, terbiyeli arkadaşlarla bu işi sürdürmeleri telkin edilir. Çok yararlı kitapları okumaya alışmaları ise bilgi ve kültürlerini artırıp genişletir. Bununla birlikte bazı el işleri, el sanatlarını öğrenmeleri, ahlakı güzelleştiren dini ders ve sohbetlere katılmalarını sağlamayı da ihmal etmemek gerekir.

Bunlardan başka düşünceleri berraklaştırıp gıdalandıracak, ruhu arındıracak, bedeni kuvvetlendirecek, ahlakı yüceltecek şeylerle çocukların boş vakitlerini değerlendirmeye özen gösterilmelidir. Bunun için zihnin daima yüksek meselelerle meşgul edilmesi, aklın, kalbin ve duyguların olumlu ve faydalı çalışmalarda yoğunlaştırılması, yaratılış gayesinin daima hatırda tutulması, hayatın ve ölümün manasının devamlı olarak düşünülmesi, bütün vakit ve enerjinin sürekli ve başka şeylere yer bırakmayan yoğunluktaki faaliyetlere yönlendirilmesi, güzel hobi ve alışkanlıkların kazandırılması faydalıdır.

e. İyi Huylu, Güzel Ahlaklı, Uyumlu Arkadaş Seçmek:

Terbiyecilerin, eğitimcilerin önemle üzerinde duracakları bir husus da, ergenlik çağına girmiş bir çocuğa iyi ahlaklı, uyumlu arkadaşlar arayıp bulmak, seçip beğenmektir. Çocuk unuttuğu zaman ona hatırlatırlar, saptığı zaman ona doğru yolu gösterirler; düzenli olmaya çalıştığında ona yardımcı olurlar; başına bir dert, bir sıkıntı geldiğinde onu teselli edip iradesini güçlendirmeye çalışırlar.

Denilebilir ki, sözünü ettiğin vasıfta arkadaş çok azdır, özellikle günümüzde bunlar parmakla gösterilecek kadar mahduddur. Öyle ama, hemen her mahallede ve yerde bu azları bulmak mümkündür, hepsi de simalarından tanınırlar, alınlarında secde eseri bulunuyordur; yüksek ahlaklarıyla diğer çocuklardan ayrılmakta ve ayırd edilmekteler. O halde bir gencin bu gibi arkadaş ve dostları bulup onlarla arkadaşlık kurması ne güzel olur! Böylece hayatın fitne ve fesadına karşı ona yardımda bulunurlar, sır vermeye layık güvenilir bir topluluk oluştururlar.

Hiç şüphe yok ki, kişi yakın dostunun dini üzeredir; yakın arkadaş, kendi ölçüsündeki arkadaşına çoğu şeylerde uyar. Kuşlar ancak kendi şeklindeki kuşların kafilesinde yer alır. Resulüllah (asm) Efendimiz ne doğru buyurmuştur:
"Kişi yakın dostunun dini üzeredir. O halde sizden her biriniz kimi yakın dost ediniyorsa ona dikkatle baksın." (Tirmizi)
Bilinen bir gerçektir ki, ahlaksız, günahkar, asi ve müfsid kimseyle arkadaşlık eden kimseyi onlar eninde sonunda sapıklığa çekip götürürler, onu ancak derin çukurlara, bataklıklara iterler, onunla ancak kişisel çıkarlarından dolayı dostluk kurarlar, arkadaşlık ederler, ancak dünyevi yararlardan dolayı ona yaklaşırlar.

O halde gençlerimiz, böylesine adi ve kötü arkadaş ve dostlardan sakınsınlar, şerli kişileri arkadaş edinmesinler. Salih bir dost, mümin bir cemaat bulmak ne saadet! Böylesine bir arkadaşlık ve dostluk her iki alemde mutluluğa ve ahirette kurtulmaya vesiledir. Allah (c.c.) kendi muhkem kitabında ne kadar doğru buyurmuştur:
"O gün yakın dostlar birbirine düşmandır. Ancak takva üzere olanlar (Allah'tan korkup kötü kişilerden sakınan, iyileri dost edinenler) müstesna." (Zuhruf, 43/67)
f. İlmi ve Ameli Yönden Korunma Çareleri:

1. Şehvet hislerini kamçılayıcı başı bozuk eserler değil, ciddi ve faydalı eserler okunmalıdır. İnsan hangi konuda eser okursa, düşünce ve duyguları az-çok onun te'sirinde kalır. Mesela; kahramanlık eserleri okuyan, bunlara biraz devam ederse, kahramanlık hisleriyle yoğrulur. Ahlaki eserler okuyan, ahlak kaidelerine uyma arzusu gösterir. Aşk romanları okuyan, aşık olma hissini duyar.

2. Dar pantolon veya dar şort giymemelidir. Cinsel organlarını sıkıştıracak kadar dar olan elbiseler, şehvet hislerini dürter. Zaten dar elbiseler insanı hiç rahat bırakmaz, sıkıntı verir. Sağlığını düşünenler, daracık elbiselere özenmemelidir.

3. Kasık tüyleri iki-üç haftada veya ayda bir kere olsun temizlenmelidir. Bunların uzaması neticesinde kaşıntılar meydana gelir.

4. Yatarken, bacaklar mümkün olduğu kadar açık tutulmalıdır. Zira cinsel organı sıkıştırılmazsa, şehvet hissi daha kolay kontrole alınabilir.

5. Yatarken, ihtiyaç duyulunca hemen gidip su dökmelidir. İdrar sıkıntısı olduğu zaman, bunun yanı sıra şehvet hisleri de kabarır. Bu durumda gencin şehvet arzusu uyanabilir. O halde hemen kalkıp su dökmek, yerinde bir tedbirdir.

6. Şehvet hissi kabardığı zaman, bu arzunun yatıştırılması için iyi bir çare de, cinsel organ bölgesinin soğuk suyla iyice yıkanmasıdır.

Bazen şehvet hislerini tahrik edici, herhangi bir durum karşısında fazla duygulanan gençleri, az sonra kasık bölgelerinde -kanın fazla toplanmasından olacak ki- bir ağrı başlar. Bazen bu ağrı artarak yürümeyi dahi güçleştirebilir. Böyle bir durumda boşalma olursa bu ağrı geçer, fakat bu da gerekmez. Kasık bölgeleri soğuk suyla iyice yıkanırsa veya banyo yapılırsa, birkaç saat içinde bu durum kendiliğinden geçer.

7. Bir işle meşgul olmalı, başıboş ve avare kalmamalıdır. Umumiyetle başıboş kalanlar, meşguliyeti az olanlardır.

8. Sportif faaliyetlerde bulunmalıdır. Her genç, bünyesine uygun en az bir sporu mutlaka yapmalıdır. Maçları izlemek spor yapmak değildir.

9. Bekarlık sırasında fındık, fıstık, çikolata, muz vs. gibi şehvet arttırıcı gıdalara düşkünlük gösterilmemesi iyi olur.

10. Şehvet verici sohbetlerden uzak kalmalıdır. Aksilik ya... gençlerin ekseriyeti şehvet edebiyatını merak eder. Böyle olunca da edep yerleri onları rahat bırakmaz! Her şeye rağmen, şehvet azdıran bahislerden uzak kalmak gerek.

g. Ailevi Yönden:

1. Buluğ çağındaki çocuklara, koruyucu öğütler verilmelidir.

2. Çocukları başıboş salıvermemeli, buluştukları arkadaşlarına dikkat etmelidir.

h. Dînî-manevi Çareler:

1. Zaruret olmadıkça kişinin kendi kendini tatmin etmesinin, günah ve ilahi cezaya müstahak olduğu idrak edilmelidir.

2. Oruç tutmanın şehvet hislerini yatıştırmak için önemli tesiri olduğundan, bazen oruç tutarak cinsel baskıdan kounmak mümkündür. Böylece hem oruç sevabı, hem de cinsel baskıdan uzaklaşma sevabı kazanılmış olur.

ı. Tıbbi Öğütleri, Koruyucu Hekimliği Alıp Öğrenmek:

Tabiblerin ısrarla üzerinde durduğu hususlardan biri de, iç dürtünün tesirini hafifletmek, şehvetin serkeşliğini frenlemek için şu tavsiyelere uyulmasıdır:

1. Yaz mevsiminde soğuk su ile banyo yapmayı artırmak. Diğer mevsimlerde tenasül aletinin üzerine sık sık soğuk su dökmek.

2. Sportif hareketleri çoğaltmak, beden eğitimine önem verip üzerinde ısrarla durmak.

3. Şehveti tahrik edici mahiyette olan baharat ve benzeri şeylerden kaçınmak.

4. Sinirleri uyaran çay, kahve benzeri meşrubatı terketmek, ya da azaltmak.

5. Et ve yumurta yemeği azaltmak.

6. Sırt üstü, yüzü koyun uyumamak, sünnet sayılan sağ yan üzeri kıbleye yönelik olarak uyumak.

i. Son Olarak da Şanı Yüce Allah (c.c.) Korkusu Şuurunu Uyandırmak:

Herkesçe kabul edilen bir gerçek var ki, genç kişi vicdaninin derinliğinde, Allah'ın her an kendisini denetleyip gördüğünü, gizli açık her halini bildiğini, hain gözleri ve kalblerin gizli tuttuklarını da bildiğini düşünür ve bunun şuurunu taşırsa, çok sürmez kendi kendini denetlemeye başlar; bir işi, bir hizmeti noksan mı yaptı, aşırı mı giti? Sapıttı mı, kaydı mı? Üzerinde O yüce kudretin kendisini denetlediğine inanır, kusur ve günah işlediyse veya aşırı gittiyse Allah'ın bu yüzden kendisini hesaba çekeceği, sapıttığında veya kayıp yanlış bir iş yaptığında kendisini cezalandıracağı inancı hakim olursa, şüphe yok ki, bu genç kendini helak edici yollardan ve fiillerden çirkin işlerden alıkor; her türlü kötülükten ve terbiyesizlikten sakınır.

Bilindiği gibi, ilim ve zikir meclislerine hazır olmak, farz ve nafile namazlara devam etmek; geceleri insanlar uyurken kalkıp teheccüd namazı kılmak; sünnet ve mendup oruçlara devam göstermek; Ashab-ı Kiram ile Selef-i Salihin'in hal tercümelerini, hizmetlerini, ahlak ve faziletlerini dinlemek; ahlaklı faziletli kişileri arkadaş edinmek; mü'min bir cemaatle irtibat halinde olmak; ölümü ve ötesini hatırlamak, bütün bunlar mü'minde Allah (c.c.) korkusunu, O'na karşı saygı ve sevgi duygusunu kuvvetlendirir. Allah'ın yegane denetleyici olduğunu idrak ettirir ve böylece Allah'ın azameti karşısında şuurlanmasını sağlar.

O halde mü'min gence layık olan şudur ki:

Ruhunda Allah'ın denetlemede bulunduğu inancını kuvvetlendirip sözü edilen yolda yürümek, Allah (c.c.) korkusunu O'na olan sevgi ve saygı havası içinde kalbin derinliğine indirmektir. Ta ki, bir sürü oyalayıcı, aldatıcı şeyler onu kendi yörüngesinden koparıp başka bir yörüngeye sokmasın. Dünya hayatının zineti onu fitnelere düşürmesin, sakıncalı ve haram olan nesnelere dalmasın. Böylece Allah'ın şu buyruğunu iki gözünün üstüne koyarak yolunu aydınlatsın:
"Artık kim dünya hayatını seçerek tercih etmişse, elbette Cehennem onun varacağı yerdir. Kim de Rabbının (yüce) makamından korkmuş da nefsini havai şeylerden alıkoymuşsa, şüphesiz ki Cennet onun varacağı yerdir." (Naziât, 79/37-40)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Komiser Yardımcısı Olma Koşulları

Emniyet Teşkilatı'nın amir ihtiyacını karşılak üzere Polis Akademisi'nden mezun olanlar göreve komiser yardımcısı olarak başlamaktadırlar.

Bunun yanında, meslek hayatına polis memuru olarak başlayanların da komiser yardımcısı olabilmesi ve yükselebilmesi mümkündür. Bunun için, yapılan Komiser Yardımcılığı Kursu Sınavı'nı kazanması ve bu kursa devam edip başarılı olması gerekmektedir. Mezun olan kişi meslek hayatına komiser yardımcısı olarak başlar ve belli zaman aralıklarında rütbesi yükselir.

Resmi Gazetenin 14.8.2004 tarihli nüshasında yayımlanan düzenleme ile emniyet personelinin rütfe terfilerini belirleyen Yönetmelikte değişiklik yapılmıştır. Yapılan değişikliğe göre
1- Artık lise mezunları komiser yardımcısı olamayacaktır.
2- Komiser yardımcılığı kursuna giriş için yapılacak sınav ÖSYM veya MEB'e de yaptırılabilecek.
3- Yazılı sınava ek olarak sözlü sınav da yapılacaktır. Sözlü sınava, yazılı sınav başarı sıralamasına göre en yüksek puan alandan başlanarak kontenjan miktarının 3 katı personel çağırılacaktır.
Polis memurlarının komiser yardımcılığı rütfesine terfisi 2001 yılında yürürlüğe giren "Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışmalarına İlişkin Yönetmelik" hükümlerine göre Komiser Yardımcılığı Kursuna katılmaları ile mümkündür. Komiser yardımcılığı kursuna katılma şartları ise bugünkü Resmi Gazetede yapılşan değişilik ile yeniden düzenlenmiştir.

Son düzenlemeye göre şartlar şu şekildedir:

a) En az ön lisans seviyesinde bir yükseköğretim programından mezun olmak, (Daha önce bu şart 'En az lise ve dengi okul mezunu olmak' şeklinde idi)
b) Son başvuru tarihi itibariyle fiilen en az 6 yıl polis memurluğu yapmış olmak,
c) Son üç yıl sicilinin olumlu olması,
d) Son üç yıl içinde kıdeme müessir ceza almamış olmak,
e) Haklarında meslekten veya memuriyetten çıkarma cezasını gerektirecek suçlardan dolayı adli veya idari soruşturma yapılıyor olmamak,
f) Son başvuru tarihi itibariyle 37 yaşından gün almamış olmak,
g) Yapılacak yazılı ve mülakat sınavlarında başarılı olmak, (Daha önce bu şart 'Yapılacak yazılı sınavda başarılı olmak' şeklinde idi)

Diğer taraftan son yapılan değişikliğin bir diğer önemli yönü ise sözlü sınavı getirmiş olmasıdır. Buna göre adaylar kurs için yazılı ve sözlü sınava tabi tutulacaklardır. Yazılı sınav, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi, Milli Eğitim Bakanlığı veya Eğitim Dairesi Başkanının teklifi ve Genel Müdürün onayı ile oluşturulan komisyonlara yaptırılabilecek; Mülakat sınavı ise Eğitim Dairesi Başkanının teklifi ve Genel Müdürün onayı ile oluşturulan komisyonlara yaptırılacaktır.

Mülakat sınavına, yazılı sınav başarı sıralamasına göre en yüksek puan alandan başlanarak kontenjan miktarının 3 katı personel çağırılır. Mülakat sınavında adayın 100 tam puan üzerinden; bilgi düzeyi, kendisinden istenileni kavrama, kendine güven duyma, sözlü ifade ve beden dilini kullanma becerisi olmak üzere 5 ayrı kritere göre değerlendirmesi yapılır. Yazılı ve mülakat sınavı puanlarının toplamına göre en yüksek puandan başlanarak tekrar başarı sıralaması yapılır. Sıralama sonucuna göre, o yıl belirlenen kontenjan miktarı kadar personel asıl, bu miktarın yarısı kadar personel yedek olarak belirlenir.

14.8.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan değişiklik

Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışmalarına İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

Madde 1 — 9/7/2001 tarihli ve 2001/2785 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışmalarına İlişkin Yönetmeliğin 42 nci maddesinin (a) ve (g) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"a) En az ön lisans seviyesinde bir yükseköğretim programından mezun olmak,"
"g) Yapılacak yazılı ve mülakat sınavlarında başarılı olmak,"

Madde 2 — Aynı Yönetmeliğin 43 üncü maddesinin başlığı "Yazılı ve mülakat sınavları" şeklinde, iki ve dördüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Yazılı sınav, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi, Milli Eğitim Bakanlığı veya Eğitim Dairesi Başkanının teklifi ve Genel Müdürün onayı ile oluşturulan komisyonlara yaptırılır."

"Mülakat sınavı, Eğitim Dairesi Başkanının teklifi ve Genel Müdürün onayı ile oluşturulan komisyonlara yaptırılır. Mülakat sınavına, yazılı sınav başarı sıralamasına göre en yüksek puan alandan başlanarak kontenjan miktarının 3 katı personel çağırılır. Mülakat sınavında adayın 100 tam puan üzerinden; bilgi düzeyi, kendisinden istenileni kavrama, kendine güven duyma, sözlü ifade ve beden dilini kullanma becerisi olmak üzere 5 ayrı kritere göre değerlendirmesi yapılır. Yazılı ve mülakat sınavı puanlarının toplamına göre en yüksek puandan başlanarak tekrar başarı sıralaması yapılır. Sıralama sonucuna göre, o yıl belirlenen kontenjan miktarı kadar personel asıl, bu miktarın yarısı kadar personel yedek olarak belirlenir."

Madde 3 — Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Madde 4 — Bu Yönetmelik hükümlerini İçişleri Bakanı yürütür.

Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışmalarına İlişkin Yönetmeliğin Eski Hali

Polis Memuluğundan Komiser Yardımcılığına Terfi Etme
Komiser Yardımcılığı Kursu

Madde 41- Genel Müdürlükçe, kısa ve uzun vadeli kadro planları yapılarak, yıllık memur ve amir ihtiyacı belirlenir. Polis amirine ihtiyaç duyulması halinde; boş kadro sayısına göre polis memurları için komiser yardımcılığı kursu açılır.

Polis memurlarının komiser yardımcılığına terfi edebilmesi için açılacak komiser yardımcılığı kurusunu ve kurs süresi içerisinde kadroda uygulama eğitimini başarı ile atamamlaması şarttır.

Kursa başvuruda aranacak nitelikler
Madde 42- Komiser yardımcılığı kursuna katılmak isteyen adaylarda;
a) En az lise ve dengi okul mezunu olmak,
b) Son başvuru tarihi itibariyle fiilen en az 6 yıl polis memurluğu yapmış olmak,
c) Son üç yıl sicilinin olmulu olması,
d) Son üç yıl içinde kıdeme müessir ceza almamış olmak,
e) Haklarında meslekten veya memuriyetten çıkarma cezasını gerektirecek suçlardan dolayı adli veya idari soruşturma yapılıyor olmamak,
f) Son başvuru tarihi itibariyle 37 yaşından gün almamış olmak,
g) Yapılacak yazılı sınavda başarılı olmak şartları aranır.
Kursa katılma sınavı
Madde 43- Başvuru niteliklerini taşıyan polis memurları, komiser yardımcılığı kursu için hazırlanacak çoktan seçmeli yazılı test sınavına alınırlar.
Sınav sorularının hazırlanması, sınavın yapılması ve değerlendirilmesi için Eğitim Dairesi Başkanının teklifi ve genel müdürün onayı ile komisyonlar oluşturulur.

Değerlendirme, yüz tam puan üzerinden yapılır. Çoktan seçmeli test cevap kağıtları, bilgisayarda optik okuyucularda değerlendirilir.
Bu sınavlardaki başarı sıralamasına göre en yüksek puan alan personelden başlanarak kurslara çağrılırlar.

Başarı sırasının tespitinde eşit puanın önlenmesine yönelik sınav tekniği ve bu yönetmelikte yer almayan polis memurluğundan komiser yardımcılığına yükselme ve komiser yardımcılığı kursuna ilişkin diğer hususlar, Eğitim daire Başkanlığınca yayınlanacak yönerge ile belirlenir.

KPSS Memurluk Taban Puanları

 Ösym 2012/2 KPSS yerleştirme sonuçlarını açıkladı.Aşağıdaki linklerden bu yerleştirme ile ilgili sayısal verilere ve kpss tavan ve taban puanlara ulaşabilirsiniz...



KPSS 2012/2 Yerleştirme Sayısal Bilgiler

KPSS 2012/2 Yerleştirme En Küçük ve En Büyük Puanlar (Lisans)

KPSS 2012/2 Yerleştirme En Küçük ve En Büyük Puanlar (Önlisans)

KPSS 2012/2 Yerleştirme En Küçük ve En Büyük Puanlar (Ortaöğretim)

Örnek Hayatlar- Musab İbn Umeyr

Habbab b. Eret, ne zaman Mus’ab’ı hatırlasa ağlardı.
 Niçin ağladığı sorulunca da durumunu şöyle anlatırdı: “Mus’ab Müslüman olduğunda Mekke’nin en yakışıklı genciydi. O, sokaktan geçerken genç kızlar pencerelere üşüşür, onu seyrederlerdi. Mekke içinde Mus’ab kadar güzel giyinen ve güzel kokular sürünen yoktu. Hâlbuki Uhud’da şehit düştüğünde ona kefen bezi bulunamamıştı. Başını bir parça bezle örtmüş, ayaklarına da izhir otu koymuş ve Mus’ab’ı işte böyle gömmüşlerdi. Hâlbuki şimdi biz dünya nimetleri içinde yüzüyoruz. Ahiret nimetlerini burada tüketmiş olacağımdan korkarım. İşte bunu düşünüyor ve bunun için gözyaşı döküyorum.”

Ebû Hüreyre, üzerine giydiği bir keten elbiseden dolayı kendini itap ediyor ve “Daha dün açlıktan bayılırdın da Medine çocukları seninle alay ederlerdi. Şimdi durmuş keten elbise ile çalım satıyorsun!” diyordu.
Ömer b. Abdülaziz Aksâ-i Mağrip’ten Aral Gölü’ne, Hadramut’tan Anadolu içlerine kadar çok geniş bir ülkeyi idare eden, ilimde ve idarecilikte yed-i tûlâ sahibi bir halifeydi. İdaresi altında bulunan yerlerde sadaka veya zekât verilebilecek fakir, yoksul kimse kalmamıştı.

Meymûn b. Mihrân, “Altı ay Ömer b. Abdülaziz’in yanında kaldım. Bir gün olsun elbisesini değiştirdiğini görmedim. Sadece cumadan cumaya üzerindeki elbiseyi yıkardı.” der.

Ömer b. Abdülaziz, bir gün rahatsızlanmıştı. Yanına giren kayınbiraderi Mesleme b. Abdülmelik, onu biraz daha iyi görünce halifenin durumunu merak eden ve ısrarla izin isteyenlere o gün izin verilebileceğini düşünmüştü. Ancak halifenin üzerindeki elbise çok kirliydi. Ömer b. Abdülaziz’in hanımı ve kendisinin de kız kardeşi olan Fatıma’ya, “Bugün halifenin durumu biraz daha iyi. İnsanlara izin verelim de onu ziyaret etsinler. Ancak üzerindeki elbise çok kirlenmiş. Hemen onu değiştiriver!” dedi.

Kız kardeşinde bir hareket görmeyince kızdı ve biraz daha sertçe sözlerini tekrarladı. Ancak aldığı cevap müthişti. Fatıma, “Vallahi, halifenin üzerindeki elbiseden başka elbisesi yok!” diyordu.

Why Stop Now (2012)





Jesse eisenberg filmlerini takip ettiğim oyunculardan biri. Genelde çok iyi filmler seçiyor ancak son dönem filmlerinde istediği rolü bulamadığını düşünüyorum. Bu filmde orta karar bir yapım olmuş. Elemanımız uyuşturucu bağımlısı annesini rehabilitasyona yatırmak ister ancak rehabilitasyon görevlisi annenin kanında biraz uyuşturucu bulunması böyle olursa daha rahat kabul edilebileceğini söyler, elemanımızda annesine uyuşturucu almak için bir elemanın evine gider ve hikaye orda başlar.çok hızlı ilerleyen bir film değil zaman zaman ağırlaşıyor. Dediğim gibi orta karar bir yapım olmuş.

Mehmet Movie Database İncelemesi için dıklayınız

İman ve ilim abidesi: Hz. Ömer (r.a)

Hz. Ömer (radıyallâhu anh) halifeydi ve hayatı boyunca Allah Resûlü’nün nice iltifatlarına mazhar olmuştu.

 ‘Hak ile bâtılı birbirinden ayıran’ manasına ‘Faruk’ ismi de ona bizzat Allah Resûlü tarafından verilmişti. Ayrıca İki Cihan Serveri onun için, “Benden sonra peygamber gelecek olsaydı Ömer olurdu.” demişti.
O da, iman ve ilimde nurdan bir âbide gibiydi. Aynı zamanda daha dünyada iken Cennet’le müjdelenenlerdendi. Allah Resûlü (sallallâhu aleyhi ve sellem) berzahî tablolarda gördüklerini böyle tevil etmiş ve “Bana rüyamda bir bardak süt ikram edildi. İçtim ve onu iliklerime kadar hissettim. Gerisini de Ömer’e verdim.” demişti. Sahabe tevilini sorunca da “O, ilimdir.” buyurmuşlardı.

Bir defasında da, “İnsanlar bana arz olundu. Hepsinin üzerinde elbiseler vardı. Kiminin elbisesi göbeğinde, kimisininki de dizlerindeydi. Ömer de arz olundu. Onun elbisesi başından aşkındı.” dedi. Sahabe tevilini sorunca, Allah Resûlü, “O, imandır.” cevabını verdi.

Ancak bütün bunlar, Hz. Ömer’in (radıyallâhu anh) kendisini insanlardan bir insan görmesi ve ahiret endişesiyle iki büklüm olmaması için yeterli değildi. Zira onun müsavat anlayışı tam bir takva esasına dayanıyordu.

Vasiyet Zamanı
Hz. Ömer (radıyallâhu anh) mescidde hançerlenince alıp evine götürdüler. Herkes başucundaydı ve hıçkırıklar boğazlarında düğümlenip kalmıştı. Doktorun, “Yâ Ömer! Vasiyetini yap!” dediği duyulunca bir anda içeride bir feryâd ü figan koptu.

Ömer (radıyallâhu anh), İbn Abbas’a, “Bakın bakalım, beni vuran kimdir?” diye sordu. Gelen habere göre, onu Muğîre b. Şu’be’nin kölesi İranlı Firuz vurmuştu. Ömer (radıyallâhu anh) bunu öğrenince, “Allah’a hamd olsun ki, benim kanımla bir Müslüman elini kirletmedi.” dedi.

Bir ara dalmıştı. Başucunda duran oğlu Abdullah, gözlerini babasından bir an bile ayırmıyordu. Hz. Ömer’de bir düşünce, hem de yüreğini dağlayan bir düşünce vardı. Gözlerini açarak ümitsiz bir ifadeyle, “Oğlum! Git, Hz. Âişe’ye benden selâm söyle. Fakat sakın, ‘Emirü’l-Mü’minînin selâmı var.’ deme. Zira şu anda ben Mü’minlerin Emiri değilim. De ki, ‘Ömer senden, iki arkadaşıyla (Peygamber Efendimiz ve Hz. Ebû Bekir) beraber yatmasına müsaade istiyor.’”

İbn Ömer, babasının emrini yerine getirmiş ve Hz. Âişe’nin evine gitmiş ve onu bir köşede oturmuş ağlıyor bulmuş. Ona babasının arzusunu söyleyince, Hz. Âişe Validemiz, “Vallahi, orayı ben kendim için düşünmüştüm ama Ömer’i nefsime tercih ederim!” deyivermişti...

İbn Ömer (radıyallâhu anh) bu müjdeli haberle dönüp babasını müjdeleyince, Ömer anında rahatlamış ve dudaklarından şu cümle dökülmüştü: “Vallahi, işte benim arzum buydu!”

O, bu esnada çok kere gözünü açamayacak kadar halsizleşiyordu ve başındakiler ne yemek ne de su teklifiyle onu uyandıramıyorlardı, ama “Ömer, namaz vakti geçiyor!” dendiğinde o (radıyallâhu anh) birden fırlıyor ve “Namaz! Namazsız adamın İslâm’dan nasibi yoktur.” diyor ve namazını eda edip tekrar uzanıyordu.
İbn Abbas anlatıyor: O günlerde Ömer’i mükedder ve mahzun görünce, “Yâ Ömer!” dedim, “Senin İslâm’ın tam nusret, hilâfetin de fetihtir. Vallahi, senin imametin zamanında yeryüzü adaletle doldu. İki davalı sana gelse, neticede mesele senin sözlerinle nihayet bulurdu.”

Ben bunları söyleyince, Ömer, “Beni oturtun!” dedi. Oturdu ve “Ey Abbas’ın oğlu! Biraz evvel söylediklerini bir daha tekrar et.” dedi. Ben de aynı şeyleri tekrar ettim. Bunun üzerine Ömer,  sordu: “Bütün bu dediklerini kıyamet günü, mahşer meydanında ve Allah karşısında da tekrar edecek misin?” Ben, “Evet!” deyince, Ömer âdeta sevincinden uçacak hâle gelmişti.

Kapıda hıçkırıklarını tutamayıp ağlayan Ka’b b. Mâlik, “Eğer Mü’minlerin Emiri istese Allah ondan emanetini almaz.” diyordu. Ömer bunu işitince, “Allah’ım, emanetini al!” diye dua etmişti.
Hicret’in 23. yılında 26 Zilhicce Çarşamba günü yaralanmış ve dört gün kadar hasta yattıktan sonra, 1 Muharrem Pazar günü gözlerini bu fâni dünyaya kapayıp ebediyet iklimine ve hasretini çektiği âleme göç etmişti. Vefat ettiği gün Hicret’in 24. senesiydi ve o 63 yaşında bulunuyordu…

Yıkanıp kefenlendi. Namazını Suheyb b. Sinan kıldırdı. Daha evvel müsaadesi alınan yere defnedildi. Böylece, başı Allah Resûlü’nün etekleri hizasında olmak üzere ebedî istirahatgâhına tevdi edilmişti.
Etrafta ölüm haberi duyulunca, titreyen dudaklardan ürperti hâlinde şu kelimeler dökülüyordu: “Ömer, İslâm’ın kalesiydi ve şimdi o kale yıkıldı!”

Hesaptan Şimdi Kurtuldum!
İbn Abbas anlatıyor: Ömer’i rüyamda görebilmek için tam bir sene dua ettim. Neticede bir gün onu rüyamda gördüm. Alnındaki terleri siliyordu. Sordum: “Ne ile karşılaştın?” Cevap verdi: “Hesaptan şimdi kurtuldum. Eğer Rabb’imi Raûf ve Rahîm bulmasaydım, ben bugün mahvolmuştum.”
Oysaki o bir sahabiydi ve her sahabi İlâhî imtiyazla serfirazdı. Evet, onlar gökteki yıldızlar gibiydi. Hele Ömer, hele Ömer... Ama onlardan hiçbiri kendilerine ezel canibinden verilen bu pâyeyi bir üstünlük vasıtası olarak görmüyorlardı. Evet, “Biz sahabeyiz, dolayısıyla diğer insanlardan üstünüz.” iddiasında bulunan bir tek sahabi yoktur. Aksine onlar kendilerini hep insanların en mücrimi saymışlardır. Dünya adına gördükleri nimetlere sevinmemiş, aksine ağlamışlardır.

1-) Hz. Ömer (radıyallâhu anh), ölüm anında “Namaz vakti geçiyor!” dendiğinde birden fırlıyor ve “Namazsız adamın İslâm’dan nasibi yoktur.” diyerek namazını kılıyordu.

2-) Etrafta ölüm haberi duyulunca, titreyen dudaklardan ürperti hâlinde şu kelimeler dökülüyordu: “Ömer, İslâm’ın kalesiydi ve şimdi o kale yıkıldı!”

3-) Kendisini bir sene sonra rüyasında gören İbn Abbas’a şöyle diyordu: “Hesaptan şimdi kurtuldum. Rabb’imin rahmeti olmasaydı ben mahvolmuştum.”

ZAMAN-Kürsü



Anadolu Kartalları Yerli film



Anadolu Kartalları izle full izle orjinal

Konusu: Pilot olma hayaliyle yaşayan beş gencin hayatı. Uçuş eğitiminde yaşadıkları zorluklar, aileleri, aşkları, ayrılıkları, rekabetleri, dostlukları, fedakarlıklar… Beş arkadaş, hayatlarının bu kutsal ama zor ve stresli döneminde birbirlerine destek olurlar. Bu dönemde eğitmenlerinin destekleri de onlara yol gösterir. Uluslararası Anadolu Kartalı Tatbikatı, hayatını değiştiren bir deneyim olacaktır. .

Bilgi:Gösterim tarihi : 28 Ekim 2011 Yönetmen : Ömer Vargı Oyuncular : Engin Altan Düzyatan , Çağatay Ulusoy , Hande Subaşı , Özge Özpirinçci Senaryo : Hakan Evrensel Yapımcı : Murat Akdilek Müzik : Ozan Dogulu Görüntü yön. : Ugur Icbak Tür : Macera , Dram ,Yerli Filmi Süre : 86 dk. Yapım yılı : 2011 Ülke : Türkiye Dağıtıcı : Tiglon

2012 KPSS Yerleştirme Sonuçları Açıklandı


ÖSYM Başkanı Ali Demir, KPSS tercih sonuçlarını canlı yayında açıkladı. Sınava yaklaşık 1 milyon 400 bin adayın girdiğini kaydeden Demir, 7 bin kişinin kamuya atandığını ifade etti.

7 BİN KİŞİ PAZARTESİDEN İTİBAREN MEMUR

TRT Haber canlı yayınında ÖSYM'deki son gelişmeleri değerlendiren Ali Demir, yüz binlerce kişinin merakla beklediği yerleştirme sonuçlarını açıkladı. KPSS'ye giren 1 milyon 400 bin adayın tercih alımı dün tamamlanmıştı.
Yüzbinlerce aday atanıp atanmadığını merak ederken, ÖSYM Başkanı Demir, canlı yayında tercih sonuçlarını açıkladı.


Buna göre pazartesiden itibaren 7 bin aday kamuda memur olarak göreve başlayacak.


ÖSYM'NİN YERLEŞTİRME SONUÇLARINI GÖRMEK İÇİN TIKLAYIN


Battle Of Warsaw HD TR Dublaj

Battle of Warsaw 1920 izle

Konusu: Polonya adına çekilen ilk 3D film olan 1920 Bitwa Warszawska’ da; Sosyalist ideallerine inanan ve süvari subayları olan 2 genç kahraman Ola ve Jan’ın Polonya’nın Sovyet Rusya’ya karşı kazandığı zaferin hikayesi anlatılmaktadır. .

Bilgi:IMDB Puanı: 4.3 Yapım: 2011 ~ Polonya Tür: Dram,Savaş Yönetmen:Jerzy Hoffman Oyuncular: Boguslaw Linda , Daniel Olbrychski , Wojciech Pszoniak , Michal Zebrowski , Marian Dziedziel , Borys Szyc , Stanislawa Celinska , Wojciech Solarz , Wiktor Zborowski , Aleksandr Domogarov , Adam Ferency , Olga Kabo , Ewa Wisniewska , Jerzy Bonczak , Lukasz Garlicki , Ewa Wencel , Piotr Glowacki , Natasza Urbanska Senarist:Jerzy Hoffman , Jaroslaw Sokól Görüntü Yönetmeni:Slawomir Idziak Müzik:Krzesimir Debsk

Şampiyon HD TR Dublaj


Konusu: Randy, efsane olmuş bir güreşçiydi. Eskisi gibi güçlü degildi ve geçimi sağlamakta zorlanıyordu. Verdiği dersler sayesinde kıt kanaat geçinmeye çalışan Randy, geçirdiği bir rahatsızlıkla ringlere tekrar dönme hayallerini de suya düşürdü. Fakat Randy geçimini sağlamak zorundaydı ve son derece tehlikeli olan kararı aldı, ringlere geri döndü. Fakat, eskisi gibi güçlü değildi... Bir Amerikan güreşçisinin hikayesini anlatan film, IMDb'nin "Top 250" listesinde 181. sıraya adını yazdırmayı başarmış ve 8.1/10 gibi yüksek bir puana sahip. Ayrıca film, 2 dalda Oscar'a aday gösterildi. .

Bilgi:IMDb En iyi 250 Film'de 182. Sırada IMDB Puanı: 8.1/10 Tür: Dram, Romantik,Yönetmen: Darren Aronofsky Oyuncular: Mickey Rourke, Evan Rachel Wood, Marisa Tomei, Judah Friedlander, Ajay Naidu, Mark Margolis Süre: 1 saat 49 dk 

Felekten Bir Gece 2 HD TR Dublaj


Hangover 2 Felekten Bir Gece 2 Türkçe Dublaj İzle

Konusu: Stu, Phil, Alan ve Doug Stu'nun düğünü için Taylan'a gider. Las Vegas'taki unutulmaz bekarlığa veda partisinden sonra Stu işini şansa bırakmayıp sakin bir düğün öncesi kahvaltısı yapmayı tercih eder. Ancak ertesi sabah başka bir şehirde, yüzünde bir dövme, bardakta kesik bir parmak ve bir maymun ile uyandığında hiçbir şeyin planladığı gibi gitmediğini fark edecektir, üstelik karısının kardeşi de kayıptır. ... Vegas'ta olan Vegas'ta kalabilir ama Bangkok'ta olanlar hayal bile edilemez... .

Bilgi:Yapım: 2011 - ABD Tür: Gizem, Komedi, Macera, Süre: 102 dakika Yönetmen: Todd Phillips, Oyuncular: Bradley Cooper, Justin Bartha, Zach Galifianakis, Paul Giamatti, Jamie Chung, Ed Helms, Ken Jeong, Mike Tyson, Todd Phillips, Mamie Van Doren, Alex Revan, Sondra Currie, Cat Doss, Jeffrey Tambor, Jamie Noel, Dylan Boyack, William A. Johnson, Jordan Bobbitt, Michele Aristy, Olivia Jackson, Justin Reed, Aedin Mincks, Vineet, Lancelot Kwok, Amarin Cholvibul, Ron Smoorenburg, Bill Clinton, Mason Lee, Karen Jean Wu, Tanner Maguire, Lex De Groot, Kelli Stoner, Senaryo: Todd Phillips, Craig Mazin, Scot Armstrong, Yapımcı: Todd Phillips, Daniel Goldberg, Jeffrey Wetzel, Thomas Tull, David Siegel, Jon Jashni, Chris Lowenstein, Scott Budnick

İşine son verilen Araştırma Görevleri Eylemde!

İşlerine son verilmesi öngörülen 50D kadrosundaki araştırma görevlileri, üniversitenin rektörlük binası önüne kurdukları çadır ve getirdikleri karavanla direnişlerini sürdürüyor.

YÖK, haziran ayında İTÜ, YTÜ ve Ankara üniversitelerinin rektörlüklerine bir görüş yazısı gönderdi. Yazıda, yüksek lisansta 3, doktorada 6 yılını tamamlamış 50D kadrosu ile çalışan araştırma görevlilerinin işlerine son verilmesi öngörülüyordu.
 
İTÜ Rektörü Prof. Mehmet Karaca görüşü uygulamaya koydu.
Ağustos ayında maaşların yatma tarihi olan 15’i geldiğinde yaklaşık 40 araştırma görevlisi maaşlarının yatmadığını gördü. Önce 13 Eylül’de bir eylem gerçekleştirildi. Eylem sonrasında bir komisyon kuruldu. Araştırma görevlileri rektörlük ile görüştü. Fakat kendilerine sunulan “kabul edilemez” koşullar nedeniyle eyleme devam kararı aldılar. Zira rektörlük öğrencilere, “görev yaptıkları bölümlerdeki araştırma görevlisi oranı öğretim görevilerinin yüzde 33’ünü geçmedikçe”, oluşturulacak “bir kuruldan” geçmeleri koşulunda iş güvencesi bulunan 33A kadrosuna geçirilebileceklerini söyledi.
Fakat aslında bölümlerin bir çoğu zaten hali hazırda yüzde 33 kriterini doldurduğu için bu öğrencilere “Yapılacak bir şey yok. İşinize son verilecek” demekti.
Kararların ardından, maaşları 15 Ağustos’ta kesilen araştırma görevlilerine 18 Ekim’de işten çıkarma tebligatı yapılması ile İTÜ’de büyük bir direniş başladı. 50D kadrosu ile çalışan araştırma görevlileri Rektörlük binasının önüne çadır kurarak, “İTÜ bizim” dedi.
Bu eylem büyük destek gördü. 15 Kasım’da işten çıkarmaların artması ile üniversitelerde son on yılın en kalabalık eylemi gerçekleştirildi. 2 binden fazla öğrenci, hoca ve idari personel uygulamaya karşı yürüdü. Daha sonra 17 Kasım’da hafta sonu sınavlarında iş bıraktılar. Yüzde 80 katılım ile gerçekleştirilen eylem sonucunda sınavlar ancak profesör ve doçentlerin katılımı ile yapılabildi.
‘Biz kalıcıyız, kararlıyız’
O günden sonra eylem çığ gibi büyümeye başladı. Fen-Edebiyat Fakültesi İnsan ve Toplum Bilimleri’nde araştırma görevlisi olarak görev yapan Aykut Kılıç’ın deyimiyle, “Rektörlüğe biz kalıcıyız. Kararlıyız” mesajını vermek için bir de karavan aldılar. Kış soğuğunda çadırda zorlanmamak için karavan aldıklarını söyleyen İnşaat Fakültesi Geomatik Mühendisliği Bölümü’nde araştırma görevlisi Taylan Mercan da doktorasının 5’inci yılında tezini bitirmiş olmasına rağmen, okula vermediğini söyleyerek “Çünkü İnşaat Fakültesi’nde yüzde 33’lük oran dolu ve eğer ben tezimi verip, doktaramı başarıyla tamamlarsam işsiz kalacağım” diye konuşuyor.

Hocalar da tepkili
Öğrenciler gibi hocalar da 50D kadrolu araştırma görevlilerinin işten çıkartılmasına karşı. İnşşat Fakültesi, Geomatik Mühendisliği Bölümü’nden  Doç. Dr. Tevfik Özlüdemir, “Bu çocuklar akademinin geleceği. Bu uygulamam akademiye zara verir” diyerek, kendi yetiştirdikleri nitelikli insan gücünün işsiz kalmasını ‘sakıncalı’ olarak nitelendiriyor ve bu çocuklara ihtiyaçları olduğunu söylüyor. Kimya Metalurji Fakültesi, Kimya Mühendisliği Bölümü’ndan Doçent Doktor Devrim Kaymaz ise, “Bu çocuklar 8-9 yılını bir eğitime adıyor ve bu çocukları kapının önüne koyuyorsun. bu yüzden başarılı öğrenciler akademiden kaçacak ve akademi başka türlü insanlara kalacak” diyerek uygulamadan şikâyet ediyor.

Polat Alemdar Esad'ın eline düşüyor

ATV ekranlarının rating rekortmeni dizisi Kurtlar Vadisi Pusu dün akşam yayınlanan 172. bölümüyle yine nefes kesti.

POLAT ALEMDAR SURİYE'DE

Gündemdeki konuları yakından takip eden ve dizide başarılı bir şekilde işleyen Kurtlar Vadisi Pusu'da, Polat Alemdar'ın Suriye'ye gönderilmesiyle olaylar farklı bir boyut kazandı.
İhtiyarlar Heyeti başkanını kaçırdığı için Suriye'ye kahramanca ölmesi için gönderilen Polat, burada Özgür Suriye Ordusu'na katılarak Esad'ı destekleyenlere karşı amansız bir savaşın içine giriyor.

POLAT ALEMDAR'I KAYBETTİK

Kaçırılan ve üzerine bomba düzeneği yerleştirilen çocukların hayatına karşılık teslim olması istenen Polat, her şeyi göze alarak Esad destekçilerine teslim oluyor. Bu esnada İhtiyarlar Heyeti başkanına iletilen, 'Polat Alemdar'ı kaybettik' notu akıllarda soru işareti uyandırdı.

MEB'in kararı atama bekleyenlere bir kez daha KPSS yolu gözüktürdü

 Atamaların sadece ağustosla sınırlandırılması da soruna tuz biber ekti. Adaylar bir yıl daha beklememek için şubat ayında da atama yapılmasını istiyor.

Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) Yönetmeliği'nde yapılan değişiklikle, Öğretmenlik Sınav Sonuçları'nın geçerliliğinin 1 yılla sınırlandırılması atama bekleyen öğretmen adaylarını sıkıntıya soktu. Milli Eğitim Bakanlığı'nın yılda iki defa yapılan atama sayısını bire düşürmesi nedeniyle de öğretmenlere bir kez daha KPSS yolu gözüktü.

2011 yılı KPSS Öğretmenlik sınav sonuçları (KPSS-10 puanı) 2013 yılı Temmuz ayına kadar geçerli olacak. Buna rağmen 2012'de KPSS'ye giren öğretmenlerin de sınav sonucu 2013 yılı Temmuz ayına kadar geçerli sayılacak.

EK KÜLFET DOĞURACAK

Aktif Eğitimciler Sendikası Genel Sekreteri Mehmet Tekin, yapılan değişiklikle atama bekleyen öğretmenlerin her yıl sınava hazırlanmak zorunda bırakıldığını bunun da otomatik olarak ek külfet doğurduğunu kaydetti. Şubat atamalarını düşünüp ağustosta tercih yapmayan çok sayıda öğretmenin bulunduğunu hatırlatan Tekin, "Şubatta atama yapılmayacağı için puanları ağustos ataması için geçerli sayılmayacak. Bu atamalar için temmuzda yapılacak 2013 KPSS'si baz alınacak. Hal böyle olunca öğretmenler yeniden sınava girecek ve alacağı puanla ağustosta atanacak" diye konuştu.

AĞUSTOS ATAMASI İMKÂNSIZ

Tekin sözlerine şöyle devam etti: "Kaldı ki KPSS temmuzda, atamalar ise ağustosta yapılacak deniliyor. Bu bir aylık kısa bir sürede sınavı yapıp, puanları hesaplayıp atama yapılması neredeyse imkânsız. Süreç eylüle kadar uzar. Bütün bu sorunları aşmak için sınav sonuçları 2 yıl geçerli olmalı. Böylece öğretmen adaylar her yıl sınava girmek zorunda kalmaz. Ya da şubatta öğretmen ataması yapılmalı."

360 bin aday atama bekliyor

Yaklaşık 400 bin öğretmen adayı 2012 Temmuz ayında yapılan KPSS'ye girdi. Buna rağmen ağustos ayında yapılan atamalarda 40 bin öğretmenin ataması yapıldı. Branşlara göre KPSS'ye giren öğretmen sayısı sıralamasında öne çıkan alanlar şöyle oldu:

Branş                          Sayı

Türk Dili ve Edebiyatı    22.583
Sosyal Bilgiler             21.290
İngilizce                      19.749
Matematik                  19.443
Beden Eğitimi             18.985
Sınıf Öğretmenliği        18.370
Tarih                          17.573
Okul Öncesi               17.432
Fen ve Teknoloji          16.547

NESRULLAH SONAY - BUGÜN GAZETESİ

29 Kasım 2012 Perşembe

Mustafa Armağan:"Atatürk Latife Hanım'la yatağa sokulamıyorsa padişahlarda korunmalı"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Muhteşem Yüzyıl dizisiyle ilgili çıkışı sonrası yaşanan tartışmalara Zaman gazetesinin tarihçi yazarı Mustafa Armağan da katıldı.

ATATÜRK NİYE YATAKTA GÖSTERİLMİYOR?

Tarihçi Mustafa Armağan, "Nasıl Atatürk, eşi Latife hanımla yatakta gösterilemiyorsa, aynı şekilde padişahların da bu manada korunması" gerektiğini söyledi.
Araştırmacı yazar Mustafa Armağan, Başbakan Erdoğan'ın diziye yönelik sert eleştirilerini Kanuni'nin oğlu Şehzade Mustafa'nın Bursa Muradiye Külliyeleri'ndeki mezarı başında değerlendirdi.



Armağan, diziye çeki düzen verilmesinin şart olduğuna dikkati çekerek, "Hanedanla ilgili herkes aklına estiği gibi film yaparsa, tarihi istediği gibi mıncıklarsa, 'ben şöyle göstermek istiyorum' derse işin içinden çıkamayız. Hanedanın yaşayan mensupları hukuki yollara başvurmalı. Bu işin hukuki çerçevesi çizilmeli. Atatürk Koruma Kanunu çıkartıldı. Nasıl Atatürk, eşi Latife hanımla yatakta gösterilemiyorsa, aynı şekilde padişahların da bu manada korunması lazım. Onları isteyen istediği şekilde gösteremez." dedi

Sezar Ölmeli HD TR Dublaj

Sezar Ölmeli izle full izle Cesare deve morire izle
Konusu: Yüksek güvenlikli Rebibbia Hapishanesi'nin mahkumlarından oluşan oyuncu kadrosu ile endişe, umut ve sanattan geçen bir yolu takip eden Sezar Ölmeli, hapishanede Shakespeare'in Jül Sezar oyununu başarıyla ortaya koyan mahkumların yaşamını gözler önüne seriyor. Sanatsal performansı gerçekleştirmek için biraraya gelen mahkumların günlük hapishane yaşamları ve onların iç dünyalarını ortaya çıkartmayı başaran Taviani Kardeşler, başarılı ve yaratıcı bir filme imza atıyorlar. Sezar Ölmeli, 31. İstanbul Film Festivali'nde Yıllara Meydan Okuyanlar bölümünde ülkemizde de seyirciyle buluşmuştu...iyi seyirler diliyoruz.. .

Bilgi:IMDB Puanı 7.6/10 Yapım:2012 - İtalya Tür:Dram Yönetmen:Vittorio Taviani Müzik:Simone Zampagni Senaryo:Paolo Taviani Süre:76 dk. Oyuncular Fabio Rizzuto, Gennaro Solito, Juan Dario Bonetti, Fabio Cavalli, Vincenzo Gallo, Francesco Carusone, Pasquale Crapetti, Antonio Frasca, Francesco De Masi, Cosimo Rega, Rosario Majorana, Vittorio Parrella, Giovanni Arcuri, Maurilio Giaffreda

Bu Çocuk Giysileri Tadından Yenmez!

Bilen bilir, gören görür; unnado.com ile alışverişe çıkan hep en uygun fiyatlısını bulur! Yalnız şimdiden uyarayım, bu alışveriş kulübünde dolaşırken kendinizi  kaybedebilirsiniz. Kendiniz ve çocuğunuz için alışveriş yapmaya doyamayacağınız unnado.com, ebeveyn olmaya doğru giden yolu bakın nasıl anlatmış!


Bu leziz videonun sahibi unnado.com; bakmaya doyamayacağınız, gezerken içinizin gideceği, ailelere özel bir alışveriş kulübü... Birbirinden sevimli ürünleri ve özel kampanyalarıyla unnado.com ’da tadından yenmez bir alışverişe çıkmaya hazır olun! Çocuğunuzun ihtiyaçlarını a’dan z’ye düşünen bu kulüpte alışveriş yapmanın tadı damağınızda kalıyor.

Bir bumads advertorial içeriğidir.

28 Kasım 2012 Çarşamba

Gülerce;Komünist dövmeye giderdik,Hocaefendinin sözleri beni değiştirdi

Zaman Yazarı Hüseyin Gülerce, Söz Sende'e Balçiçek İlter'e çarpıcı açıklamalarda bulundu. Gençliğinde üzerinde "Allah için vur" yazılı sopalarla solcuları dövdüğünü anlatan Gülerce, değişim ve dönüşüm sürecine dair ilginç anektodlar paylaştı.
"Ben de gençliğimde insanları çok ötekileştirdim." diyen Hüseyin Gülerce, "Bana göre solcu herkes komünistti. Ve komünist dövmeyi vatanseverlik zannediyorduk. şeklinde konuştu. Zaman Yazarı sözlerine şöyle devam etti: O kavgalarda bizim hazır sopalarımız vardı. Bir de bu dövmeyi Allah rızası için yapıyorduk. Ama nefsimiz karışmasın diye sopanın üzerine; "Allah için vur." yazarak kendimizi uyarıyorduk. Kendimizi öyle rahatlatıyorduk. Halbuki vurduğun bir insan, kim kafasına vurularak değişmiştir?

NAMAZDAN ÇIKIP ADAM DÖVMEYE GİDİYORDUK

Derin devlet o günlerde bizi birbirimizle vuruşturdu. Orada bizim delikanlılığımızdan istifade ettiler. Sabah ülkücü bir genç, öğlen bir Dev-Gençli aynı silahla vurulurdu. Gençsiniz bir arkadaşınızı dövüyorlar, haber geliyor. Delikanlısınız ya, orayı basmaya gidiyorsunuz... Namazdan çıkıyorduk, adam dövmeye gidiyorduk. İşte dini anlamamak dediğimiz şey bu.

HOCAEFENDİNİN SÖZLERİ BENİ DEĞİŞTİRDİ

Balçiçek İlter'in "Peki ne zaman anladınız?" sorusuna ise Gülerce şöyle cevap verdi: 27 yaşında, Yalova Lisesine öğretmen olarak girince anladım. Öğrencileri karşımda görünce, "Eyvah!" dedim, "Bunlar bizim evlatlarımız. Ama asıl muhterem Fethullah Gülen Hocaefendiyle tanıştığım zaman anladım. Mesela, bir gün birisi bizim camimamız hakkında çok sert bir eleştiride bulundu. Hocaefendi de benim gençlik yıllarındaki sertliğimi bilir. Ben bir cevap yazacaktım, kendisine bunu söyledim. Böyle söyleyince boynunu büktü. "Hüseyin Bey, rica etsem bir arkadaşımızla kendisini ziyarete gider misiniz?" dedi. Benim değiştiğim, dönüştüğüm en önemli an budur.

GÜLEN İLE BİRLİKTE EKŞİ VE ÖZKÖK'Ü ZİYARETE GİTTİK

Ben diyaloğu çok önemsiyorum. Genel Müdürlük yaptığım zamanlarda, mesaimin yarısını diğer gazeteci arkadaşları ziyaret ederek geçirdim. 1995 Ekim'iydi... Sayın Gülen ile birlikte Hürriyet gazetesini ziyarete gittik. Oktay Ekşi, Ertuğrul Özkök başta olmak üzere 30-35 kişi toplandılar. O gün Oktay Ekşi dedi ki; "Gerçekten Fethullah Hoca siz misiniz?" Çünkü o zamana kadar kamuoyunda bir görüntüsü yoktu. Hoca Efendi de şaşırdı biraz. "Sarığınız yok, sakalınız yok." diye espri yaptı... Dışarı çıktık oradan, 2-3 adım attık. Hocaefendi döndü dedi ki; "Hüseyin Bey, gördünüz mü kabaat kimde? Bu arkadaşlara hiç gelmemişiz."

VİDEO  GÖRÜNTÜSÜ İÇİN TIKLAYINIZ...



Earth and Space Guide for Elementary Teachers (1961)


Back when spaceflight was new even the teachers had to study so they could explain it to their class. Here is a guide from the Pennsylvania Department of Public Education.

Pennsylvania Dept. of Public Instruction. Earth and space guide for elementary teachers.
Pennsylvanica: The Department, 1961. 67 p. Issue 3 of Curriculum services series



How would you answer these questions for a 2nd grade student?