8 Eylül 2013 Pazar

Şam Şeytanı

Şam Şeytanı

Çocuk Katili Beşşar Esad, vahşet ve katliamda babasıyla yarışıyor! Özgür Suriye Ordusu'nun Şam'ın merkezindeki ilerleyişi karşısında tümüyle zıvanadan çıkan 'Şam Şeytanı' kimyasal saldırıyla üç yüz ellisi çocuk bin üç yüz masumu katlettirdi.

***

'Türkiye, Suriye sorununa neden müdahil oluyor ki?' ya da...

'Ankara, Şam Rejimi'ne karşı çıkmakla yanlış yaptı?' diye sürgit iliştirilmiş propaganda çalıştılar, değil mi?

Bunları seslendirenler...

'Kimyasal Beşşar'ın imzaladığı devasa katliam karşısında acaba zerre miskal utanç duydular mı?

'Beşşar kalırsa Erdoğan Gider' diyerek...

Kızgın Şam'daki Şeytan'a sarılan...

'Ulusalcı' veya 'solcu' kamuflajlı işbirlikçiler de utanmamışlardır!

***

'İçimizdeki Esad Basını'na mensup gazeteler kimyasal katliama 'İddia edildi' diye yaklaştılar; resmen 'yok saymaya' yeltendiler.

'Batı' Perinçek'in gazetesi, 'Kimyasal Saldırı' İddiası, diye başlık attı; Şam Rejimi'nin 'İddialar gerçek değil' şeklindeki örtbas çabalarına 'itimat' etti!

Başından beri 'Şam Şeytanı'nın yanında saf tutmuş olan Aydınlık gazetesi, üç yüz ellisi çocuk bin üç yüz masumun katledilmesini yok saydı!

CHP'li milletvekili Durdu Özbolat'ın sahibi olduğu 'Yurt' gazetesi mi, 'Suriye'de Kimyasal Muamması' başlığıyla Esad'ın kimyasal katliamını perdelemeye çalıştı!

Güya 'ulusalcı' her iki gazetede de kimyasal katliam haberini bulabilmeniz için dün -özel bir arama ekibini- sayfalarına çıkarmanız gerekiyordu.

***

Suriye'deki katliama 'katliam' diyemiyorlar.

Çocukları Katleden Şam Rejimi'nin kimyasal saldırısına da 'kimyasal saldırı' diyemiyorlar.

Mısır'daki darbeye darbe diyemedikleri gibi...

Mısır'daki katliamlara katliam diyemedikleri gibi...

'DEMOKRASİYİ İNŞA' FORMÜLÜ!

25 Ocak 2011'de devrilmeden önce, Tahrir Meydanı'nda göstericilerin, savunmasız insanların üzerine ateş açma emrini veren Diktatör Mübarek, İsrail ve ABD destekli darbeci El Sisi eliyle serbest kalıyor!

Buna mukabil, Seçilmiş Cumhurbaşkanı Mursi hapsedilmeye devam ediliyor.

Sisi Rejimi için, boşuna Neo-Mübarek Dönemi demedik!

ABD Dışişleri Bakanı Kerry, 'Mısır'da Ordu demokrasiyi inşa ediyor' diyordu, ya...

Mısır'da cuntaya, dikta rejimine sarılan 'Batı Kulübü'nün, inşası için büyük destek verdiği 'Süper Formüllü Harika Demokrasi!' mi?

Tam da şudur:

-Sandıktan 'çıkan' Hapisteki Mursi!

-Hapisten 'çıkan' Tahrir'de 900 göstericiyi öldürtmüş olan Mübarek!

-Batı hesabına, asker şapkasından darbe ve katliam 'çıkaran' da El Sisi!

TAMER KORKMAZ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder