26 Eylül 2013 Perşembe

Bahçeli, 28 Şubat’ta MHP’nin rolünü anlatsın

Bahçeli, 28 Şubat’ta MHP’nin rolünü anlatsın!


28 Şubat sürecini, “28 Şubat 1997” tarihi olarak algılarsanız, yanılırsınız..

28 Şubat 1997’de rahmetli Necmettin Erbakan Hoca’ya dayatılan 18 maddelik MGK bildirisi ile ivme kazanan süreç..

Erbakan Hoca’nın üç ay sonra istifa etmek zorunda kalması ile devam ediyor..

Demirel’in yeni hükümeti kurma görevini Mesut Yılmaz’a vermesi ile bir üst vitese geçiliyor..

18 Nisan 1999 seçimlerinden hemen sonra, MHP’nin seçmenine ihanet ederek, Bülent Ecevit ve Mesut Yılmaz ile koalisyon kurması ile zirve yapıyordu..

Evet, bu noktayı hep unutuyoruz.

Refahyol iktidarından hemen sonra, Yılmaz+Ecevit+Cindoruk koalisyonu kurulmuştu..

Bilahare de Ecevit azınlık hükümeti..

O süreçte, halk bekliyordu..

“Sandık önümüze gelsin, İHL’leri kapatanlara nasıl ders vereceğimizi görecekler” düşüncesi ile, halk sabrediyordu...

Ve nihayet 18 Nisan 1999’da sandık, halkın önüne geldi.

Bir önceki seçimde % 8.2 oy alan MHP, “başörtü yasağını, masaya yumruk vurarak kaldıracağı” vaadi sayesinde, % 17.98’i buluyor.

Masaya yumruk vurmayı boşverin..

Fazla uyumlu diye eleştirdikleri FP ve DYP’den, çok daha yumoş tavır sergiliyor MHP..

Aslında o günleri, yorumlarla anlatma yerine, bizzat MHP Genel Başkanı’nın, 28 Şubat’a nasıl gönüllü askerlik yaptığını ifşa eden, o meşhur röportajını aktaralım..

Röportaj 19 Nisan 1999’da yapılmış..

Seçimin hemen ertesi günü..

İki gün önce “başörtü yasağını masaya yumruk vurarak kaldıracağı”nı vaad eden Bahçeli’ye, bakın ne soruluyor ve ne cevap alınıyor..

Soru: “Sizin Başbakanlığınızda bir FP-DYP-MHP koalisyonu kurulması önerisi olursa, tepkiniz ne olur?”

Şöyle düşünün..

FP (öncesindeki RP) ile DYP’nin iktidardan uzaklaşmasının üzerinden iki yıl geçmiş.

Bu iki parti, 28 Şubat mimarları tarafından dışlanmışlar..

Siz, 28 Şubat’ın yasaklarını “erkekçe” tavırla sona erdireceğinizi ilan ederek, FP ve DYP tabanından bir miktar oy çalarak, oyunuzu artırmışsınız..

Böylesi bir ortamda, “FP ve DYP ile koalisyon kurup, Başbakan koltuğuna oturur musunuz” diye soruluyor..

Ve siz, “Hayır, Ben Başbakan koltuğuna oturmayacağım” diyorsunuz..

Akıl işi mi bu?

Gerekçenizi de..

FP o tarihte iktidarda imiş gibi, “Biraz dinlensin” cümlesi ile izah ediyorsunuz..

Devlet Bahçeli, kendisine dikte edilen DSP-MHP-ANAP koalisyon hükümetinin seçmene ihanet olduğu gerçeğinin altında öyle eziliyor ki, FP o günlerde iktidarda imiş gibi “Biraz dinlensin” diyor..

Değil Türk siyasi tarihinde.. Dünya siyasi tarihinde bir tane daha böyle örnek yoktur..
Kendisine başbakanlık teklifi yapılan kişi, “Ben Başbakan yardımcısı olacağım” diyerek, bunu reddediyor.

Bahçeli’nin yaptığı bu idi..

Partisine oy verenlerin tercihi, 28 Şubat sürecinin bitirilmesi yönünde..

Bu çizgi ile paralel iki siyasi partinin de milletvekili sayısı, hükümet kurmalarını sağlayacak çoğunlukta..

Bu koalisyon hükümetinde, başbakanlık koltuğu, üç partiden en fazla oy alan partinin genel başkanı sıfatı ile kendisine düşüyor..

Ama o, “Hayır ben istemiyorum” diyor.

“Ben seçmenime verdiğim sözler yönünde icraat yapmak istemiyorum. Bana verilen oyla paralel siyasi partiler yerine, can düşmanım DSP ile koalisyon kurmak istiyorum. Ve başbakanlığı da, Ecevit’e sunmak istiyorum” diyor..

Böylece, MHP+FP+DYP koalisyonu yerine, DSP+MHP+ANAP koalisyonu kuruluyor.

Ve, o tarihe kadar ilahiyat dışındaki fakültelerde uygulanan başörtü yasağı, ilahiyata ve İHL’lere de yayılıyor..

Katsayı ahlaksızlığı, ilk defa, MHP’nin iktidar olduğu 1999’da uygulanmaya başlanıyor..
“28 Şubat 1000 yıl sürecek” sözü, bu dönemde sarfediliyor..

İşte bu gerçekleri bilelim..

Ve 28 Şubat’ın mimarı generaller yargılanırken...
“Biz bir şey yapmadık ki.. Teklifte bulunduk.. O kadar. Hükümet sonradan, kendisi istifa etti” yalanları ile oyalanacağımıza, mahkeme ilk fırsatta, MHP Genel Başkanı Devlet

Bahçeli’yi çağırsın duruşmaya..

Ve sorsun kendisine:

“28 Şubat’tan 2 yıl sonra, % 17 oy alarak, kurulacak MHP-FP-DYP hükümetinde Başbakan olmanız garanti iken, kimin tehdidi ile, bundan vazgeçtiniz?..”

Evet, açıklayın Sayın Bahçeli..

Sizi kim tehdit etti?

Ki, korkudan “FP’yi iktidarda sandığınız” o garip cümleyi kurdunuz!


Ali Karahasanoğlu / Yeni Akit

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder