3 Ekim 2013 Perşembe

Fosforlu Cevriye -Alıntılar KONUŞAN KİTAPLAR


  ' Hayır, tam bir sene yirmi sekiz gün onu görmedikten sonra, bir gün daha görmemeye katlanmak Cevriye'ye pek ağır geliyordu. Bir an evvel onu görmek istiyordu.'

  ' Olduğu yerde durdu. Şaşkın ve mütessirdi. Onun yerini kaybetmek ve bulamamak korkusu Cevriye'nin kalbinde, kalabalık bir sokakta annesini kaybeden küçük bir çocuğun benliğini altüst eden paniği yarattı. Neredeyse ağlayacaktı.'

 - O halde niçin buraya geldiniz, diye sordu .
      Pervaneye , ''Niçin ateşe kendini atıyorsun?'' diye sorabilir miydi? O buraya gelmişti.İradesinden daha kuvvetli bir duygu onu buraya sürüklemişti! O ,artık her zaman buraya gelecekti. Bir güneşin cazibesine kapılmış, hayatiyetini ondan alan bir seyyare gibi, o hep bu mihverin, şimdi sobası gürül gürül yanan şu odanın etrafında dönecekti. Ondan kopup ayrılması için , bu his nizamını bozacak, onu bu mihverdeb söküp ayıracak bir kıyamet kopması lazımdı...


 ' Cevriye 'nin iki kolunda da dövmeden birer kelepçe resmi vardı. Bu resim kelepçeleri kollarında taşınak basit ruhuna onun cezasını paylaşmak gibi, tatmin edici olmasa bile, azabını hafifletici bir tesir bırakıyordu. '


  ' Evet , ona böyle mazisini, çocukluğunu , kendini henüz hiçbir erkeğin kolları arasına atmadığı devirleri yaşatan bu hatıraları anlatmaktan sonsuz bir haz duyuyordu. '


  'Cevriye 'nin biri onun yanında , diğeri de onun yanında bulunmadığı sıralarda iki apayrı, iki bambaşka hayatı vardı. '


  ' Bayram meydanlarına sokuldukları günleri düşündü.
     Al, mor, kibrit taşı, sarı, turuncu, yeşil, pembe esvaplar giyen kız çocuklarının bahriyeli elbiseleri, setre pantolonlu çocukların hayali gözlerinde canlandı.
     O, bu meydanlara çıplak ayakları çamur içinde, üstünde vücudunu ancak örtebilen bir entariyle gelir; onların taranmış saçlarına, bellerine taktıkları ipek mendillere , saçlarındaki kurdelelere hayran hayran bakardı.
    Onları hiçbir zaman kıskanmazdı.Onları harikulade bir lütuf gibi seyrederdi. ''


  ' Onu böyle ölesiye , böyle köpek gibi sevdiği haldei onun tarafından sevilmeyi istemeye ve sevilmediğini anladığı zaman, kıskanmaya hakkı olmadığını biliyordu. Bu acı bir şeydi.'

  ' Evinden kovulmuş bie ev kedisi gibi, Şaşkın bir bedbahttı...'



a Rafflecopter giveaway

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder