İnsanı büyük veya küçük, başarılı veya başarısız, mutlu veya bedbaht yapan kendi iradesidir. (Schiller)
Bugünkü konumuz çok önemli. Şahsen benim de sınav zamanları özellikle dikkat ettiğim bir konu.
Yazıyı şöyle bölümlendireceğim; İradenin tanımı, tavsiyeler, kendi durumum ve yaptıklarım.
İrade, bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücü; istek, dilek şeklinde tanımlanıyor. Yani o vakit geldiğinde ders mi çalışacağız dinlenecek miyiz bunun kararını duygularımıza göre değil aklımıza göre vermeye de irade deriz.
İrademi Nasıl Geliştirebilirim?
Bu işi bilenlerden birkaç alıntı yapayım.
Bilinçaltı Dirençlerini Yenerek İrade ve Öz-Disiplini Geliştirmek (kaynak)
İrade ve öz-disiplini geliştirmek, günlük hayatta daha ziyade yapmaktan kaçındığınız bazı şeyleri yapmakla mümkündür. Tembellikten ya da sevmediğiniz için yapmadığınız bazı şeyleri yaparak bilinçaltı dirençlerinizin üstesinden gelir, zihninizi size itaat etmesi için eğitirsiniz. İç güç kazanır ve bunu geliştirirsiniz. Kaslar halter kaldırmakla, iç güç iç direncin üstesinden gelmekle güçlenir.
Egzersizler
Otobüste oturuyorsunuz. Yaşlı bir kadın/adam ya da hamile bir kadın ayakta. Oturmak isteseniz dahi ayağa kalkın ve onlara yerinizi verin. Bunu sadece kibar bir davranış olduğu yapmayın; çünkü gönülsüz olduğunuz bir şeyi yapıyorsunuz. Bu yolla, direnen vücudunuzla, zihninizle ve hislerinizle baş etmiş olursunuz.
Lavabonuzda yıkanması gereken ancak yıkamayı ertelediğiniz bulaşıklar var. Kalkın ve yıkayın. Tembelliğinizin sizi ele geçirmesine izin vermeyin. Bu yolla iradenizi geliştireceğinize inanıyorsanız ve iradenin hayatınızdaki önemine ikna olduysanız, yapmak zorunda olduğunuz şey her ne olursa olsun, gerçekleştirmek kolaylaşacaktır.(henüz ikna olmadıysan da okumaya devam et :))
İşten eve çok yorgun geldiniz ve televizyonun karşısındaki rahat kanepenize oturdunuz. Duş almanız gerekiyor ama üşeniyorsunuz. Oturma arzunuza boyun eğmeyin ve gidip duş alın. Sonrasında hem içinizin hem de bedeninizin ne kadar rahatladığını göreceksiniz.
Egzersiz yapmanız gerektiğini biliyorsunuz ama bunun yerine abur cubur yiyerek boş boş oturuyorsunuz ya da film seyrediyorsunuz. Kalkıp yürüyün, koşun ya da başka egzersizler yapın.
Şekerli kahve seviyor musunuz? Bütün bir hafta boyunca kahvenizi şekersiz içmeye çalışın. Haftada üç fincan kahve mi içiyorsunuz? İki fincana indirin...
Tembelliğinizin üstesinden gelin. Yapılan şeyin önemine kendinizi inandırın. Eyleme geçeceğiniz zaman tembellik, gönülsüzlük ve anlamsız iç direnç yerine iç güç kazanacağınıza zihninizi ikna edin.
Bazen önemsiz bir şeyi söylemek istersiniz. Dilinizi tutun ve söylemeyin.
Yapmayı isteseniz dahi önemsiz dedikodulara kulak vermeyin, dedikodu içerikli gazete ve dergileri okumayın.
Çok sevdiğiniz ve adeta bağımlısı olduğunuz sağlıksız yiyeceklerden uzak durmaya ya da azaltmaya çalışın.
Kendinizi önemsiz, gereksiz ve olumsuz şeyler düşünürken yakalarsanız, bunların lüzumsuzluğunu aklınıza getirerek söz konusu düşünceleri zihninizden uzaklaştırın.
Asla bu egzersizleri yapamayacağınızı söylemeyin ve inatçı olun. Bu egzersizleri yapmanın önemini, kazanacağınız gücü düşünerek kendinizi motive edin. Başlangıçta fazla egzersiz yapmak hayal kırıklığıyla sonuçlanabilir. Kolay egzersizlerle başlayıp egzersizlerin sayısını ve zorluğunu adım adım arttırmak daha iyidir. Pratik yapmak gücünüzü ve öz-güveninizi artıracaktır.
Güçlü Bir İrade ve Öz-Disipline Sahip Olmanın Avantajları:
-Düşüncelerinize emretmek ve zihninizin patronu olmak.
-Alışkanlıklarınızı yönlendirmek, böylece konsantrasyonunuzu artırmak.
-Hedeflediklerinizi ve hayal ettiklerinizi yaşama geçirerek iç huzuru ve öz-güveni yakalamak.
-Dış etkenlerin üzerinizdeki negatif etkilerini azaltmak.
-Kişisel ve ruhsal gelişiminizi gerçekleştirmek.
-Günlük hayatınızı kontrol edebilmek, istemediğiniz alışkanlık ve davranışları terk etmek.
-Tembellikten yakanızı kurtararak daha istekli, daha çalışkan bir ruh yapısına kavuşmak.
...
Ders çalışmak zor geliyor, çalışasım yok. dediğinde ben sana diyorum ki hemen seve seve çalışmazsan kendini zorlayarak çalışmalısın. İrade devreye girecek burada da, bir zorlayacaksın iki zorlayacaksın sonra "ders çalışma alışkanlığı"n oluşacak hem seve seve çalışacaksın, hem de çalışma isteğin gün geçtikçe parabolik şekilde artacak. İşte ders çalışma süresini ayarlamanın en iyi yolunun özeti budur.
Eğlence mi, Ders mi? Seçimini yap.
Sorularını aşağıdan sorabilirsin. İyi çalışmalar :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder