[Nakarat]
Yine sonbahar, yine sonbahar
Yine sonbahar, yine sonbahar
Yine sonbahar, yine sonbahar
Ya! Bak yine
Meçhule doğru, adımlarım hızlanır
Yalnız başımayım yağmur başımı ıslatır
Sokak eskimez sokak herkesin aynası
Kavgası bitmez mağlum herkesin var bir damgası
Sonsuza rötarlı yine güneşin doğuşu
Işıklar sönünce birden karanlık konuştu
Yıldızlar avuç içime saklanıp doluştu
Bulutlar öfkelenip yine rüzgarla boğuştu
Buharlaşıp karıştım gökyüzünün yüreğine
Bir yanımda sonbahar, fırtınalar diğerinde
Bilmedin çekildim cümleler giyip üzerime
Bir şarkı oldum çaldım dans edip gölgelerimle
Tozlu bir plak döner aklımın caddelerinde
Kaybolan sayfaların hayalden tümcelerinde
Çift düzine sene zamanın kor ateşinde
Mevsimler bana inat sonbahar her seferinde
[Nakarat]
Sonbahar geliyor…
Sonbahar…
Yine sonbahar, yine sonbahar
Sonbahar geliyor…
Sonbahar…
Kirlendi ışıkları caddelerin
Cebimde ıslıklarım hepsini sarhoşluğa besteledim
Yaşamak kadar eski hikayenin kökleri
Zaten hayat dediğin birkaç perde gösteri.
Bir rolüm yoktu herkes rollerini arıyorken
Renkler ve sesler baş uçumda duruyorken
Bir kaç milyon sene gözümde uyku yok yine
Yatağımda ölü ve soğuk bir argo yatıyorken
Uzaklaştım şehir benim kadar donuktu
Benim kadar buruk sonbahar gibi soğuktu
Duvarlar konuşmaz sessizliğe tutuklu
Küskün mimiklerine maskeler mi umuttu
Ben bir yol bulup tutundum
Yolum zamanın ötesine
Güç alıp hicivden hayat karıştı nefesime
Çift düzine sene zamanın kor ateşinde
Mevsimler bana inat sonbahar her seferinde
[Nakarat X4]
Sonbahar geliyor…
Sonbahar…
Yine sonbahar, yine sonbahar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder